top of page
  • Yazarın fotoğrafı: Seda Küçük
    Seda Küçük
  • 18 Ağu 2024
  • 4 dakikada okunur
Güney Amerika’nın hem ekonomik hem de kültürel olarak en önemli şehirlerden biridir Buenos Aires. Dünya standartlarında müzelere, galerilere ve orkestralara sahip şehir, atmosferi ve tutkusuyla görülmesi gereken bir yer. Buenos Aires denince akla tango gelmektedir. Tango buradaki fakir mahallelerde ortaya çıkmıştır. Pazar günleri ve aralık ayının ortasındaki Tango Günü’nde müziğin sesi San Telmo ile La Boca’yı baştan sona sarar. Şehrin bazı yerlerinde isterseniz her gece tango yapma şansınız da var. Oldukça hareketli olan bu şehrin sokaklarını inleten bandoneonun sesi sizi başka bir zaman dilimine taşıyacak. Tutkulu ve kültürel mirası ile gurur duyan insanlarla dolu, özgürlükçü bir şehirdir burası. İlkbahar ve sonbahar ayları Bounes Aires’e seyahat etmek için uygun bir zaman. Ancak Buenos Aires caddeleri ve sokaklarını, kasım ayına denk gelen ilkbaharın sonlarına doğru çiçek açan Jakaranda ağaçları, mor renge boyuyor. Bu görsel şöleni kaçırmak istemezsiniz. Müzikle tutkunun iç içe geçtiği bu şehirden emin olun mutlu döneceksiniz.

ree

Tarihçesi

2 Şubat 1936’da Pedro de Mendoza tarafından kurulan Buenos Aires, ismini Cagliari’nin Virgen de Bonaria’sından (Güzel Hava Bakiresi) almıştır. Bir başka rivayete göre ise Rio de la Plata’daki havanın güzel oluşundan dolayı seçilmiştir bu isim. Buenos Aires, İspanyolcada “Güzel Havalar” anlamına gelmektedir.


Mendoza yaz sonunda 16 gemiyle birlikte gelmişti ve tahıl ekmek için çok geç bir dönemdi. Bölgedeki Kızılderilileri kendilerine yiyecek sağlamaya zorlayan Mendoza’nın 1.600 adamı 1541 yılında bölgeyi terk etmek zorunda kaldı.


Şehir 1580 yılında, Juan de Garay tarafından tekrar kuruldu. 17. ve 18. yüzyılda İspanyol yönetimi Avrupa’ya gelecek bütün malların vergilendirilebilmesi için Peru’daki Lima şehrine gönderilmesini zorunlu kıldı. Malların yollanması epey zorlaşmıştı. Buenos Airesli tüccarların, bu konudaki hoşnutsuzlukları giderek artıyor, İspanya Kralı III.Karl’ında otoritesi giderek azalıyordu. Bunun üzerine önce ticari yaptırımları hafifletti sonra da Buenos Aires’i serbest bir liman şehri olarak tanıdı. 1776 yılında Peru’dan ayrılan Buenos Aires, Rio de la Plata Eyaleti’nin başkenti oldu. Rio de la Plata’nın İngiliz İşgali sırasında Buenos Aires de işgal edildi. Ancak şehir halkı İngilizlere karşı direndi ve 4 Ağustos’ta şehri tekrar ele geçirdi. 1880 yılında Arjantin’in başkenti ilan edilen Buenos Aires, o yıllarda Latin Amerika’daki en büyük ve en önemli şehir konumundaydı.


ree

Aktiviteler

Arjantin’in tutku, aşk, müzik ve neşe dolu şehri Buenos Aires, sokakları ve eserleri sayesinde keyifle vakit geçirebileceğiniz bir yer. Bu şehirde görülmesi gereken çok yer var. 9 Temmuz Caddesi, La Recoleta Mezarlığı, Caminito Sokağı, Palacio Barolo görülmesi gereken yerlerin başında geliyor. Şehri detaylı gezip keşfetmek isteyenler için ise Plaza de Mayo, Casa Rosada, Teatro Colon, Buenos Aires Dikilitaşı, Jardin Japones’de diğer güzel alternatifler arasında olabilir. Buenos Aires alışveriş olanaklarıyla da meşhur bir şehirdir. Ayrıca San Telmo’da pazar günleri muhteşem bir pazar ve Recoleta’daki Francia Park’ta el işleri fuarı kurulur.


9 Temmuz Caddesi

Şehir merkezindeki bu büyük cadde 22 şeritli ve 140 metre bir genişliğe sahip. Adını 9 Temmuz 1816’da Arjantin’in Bağımsızlık Günü’nünden alan cadde, Río de la Plata sahilinin yaklaşık 3 kilometre batısında bulunuyor. Kuzeydeki Retiro bölgesinden güneydeki Constitución istasyonuna kadar uzanmaktadır.


ree

La Recoleta Mezarlığı

Buenos Aires’in Recolata semtinde yer alan bir mezarlıktır. Eva Peron, Arjantin başkanları, Nobel Ödülü sahipleri, Arjantin Donanması’nın kurucusu ve Napolyon’un torunu da dahil olmak üzere önemli kişilerin mezarları burada bulunmaktadır. BBC 2011’de La Recoleta Mezarlığı’nı dünyanın en iyi mezarlıklarından biri seçerken 2013 yılında da CNN burayı dünyanın en güzel 10 mezarlığı arasında listeledi.


ree

Caminito Sokağı

La Boca semtinin Caminito sokağı, adını tango bestecisi ve yorumcusu Carlos Gardel’in şarkısından almıştır. Maradona’nın futbol oynadığı ünlü Junior Boca da bu semtin takımıdır. Çok sayıda tango yapılan restoranları ve duvarları renkli resimlerle dolu eski evleri bu sokağa ayrı bir değer katmaktadır. Bu evler batık ve eski gemilerin saclarından inşa edilmiş, tekne boyası ile alaca renkli boyanmışlardır. Renkli bir yaşamdan hoşlanıyorsanız Caminito Sokağı’nı mutlaka görmelisiniz.


Palacio Barolo

Palacio Barolo, Buenos Aires’te bulunan bir gökdelendir. 100 metre yüksekliğinde ve 22 katlı olan bu bina 1923 yılında tamamlanmıştır. Tamamlandığında kentin en yüksek binasıydı. 1997 yılında ulusal tarihi bir anıt ilan edilen Palacio Barolo da şu an, birkaç seyahat acentesi, İspanyol yabancılar okulu, tango için giysi satan mağaza, mimarların, muhasebecilerin, avukatların ofisleri ve stüdyoları bulunmakta.


ree

Mutfak

Dünyanın en çok sığır eti üreten ülkesi olan Arjantin mutfağı çok çeşitlidir denemez. Genelde et ve hamur ağırlıklı bir mutfağa sahiptirler. Ancak Arjantin mutfağı bulunduğu coğrafi koşulların tüm zenginliklerini büyük bir uyum ve lezzet içinde barındırır. Bir gün yolunuz düşerse bu güzel şehirde mutlaka yemeniz gereken birkaç lezzeti sizler için hazırladık.


Provoleta | Provotela, ara sıcak ve sabah kahvaltısı için enfes bir lezzettir. Eritilen peynirlerin, fesleğen ve domatesle birlikte sunumu sizi baştan çıkarabilir. Ekmeğinizi batırıp yiyebileceğiniz, keyifli ve doyurucu bir tat.

Steak | Etin Buenos Aires’te mutfağın ana maddesi olduğunu söyleyebiliriz. Muhteşem steakler yiyebileceğiniz bir şehir burası. Sığırın en yumuşak, yağsız bölümü olan lomoyu denemelisiniz.

Empanada | Buenos Aires’inde en sevilen tatlarından biri olan Empanada, kıymalı ve soğanlı bir harçla doldurulan küçük poğaça benzeri oldukça lezzetli hamurlardır. Üstü nar gibi kızartılan empanadaların muhteşem bir tadı var.

Alfajores | Güney Amerika’nın en güzel atıştırmalığı olan Alfojor’un tadı biraz un kurabiyesini andırsa da arasındaki karamelle bambaşka bir lezzete dönüşmüş.

Dulce de leche | Uzun süre kaynatılıp karamelize olmuş bir tür sütlü tatlı. Ülkemizde süt reçeli olarak bilinen bu tat sabah kahvaltılarında tercih edebileceğiniz lezzetli bir reçeldir.


ree

Ulaşım

İstanbul’dan direkt olarak 16 saat süren uçuş süresiyle Buenos Aires’e varmak mümkün. Kent içinde her bir noktaya toplu taşıma ile de rahatlıkla gidilebilir. Para birimi olarak Arjantin Pezosu kullanılmaktadır. Buenos Aires, Güney Yarım Küre’de yer aldığı için en sıcak ay ocaktır. Ocak ayı ortalama sıcaklığı 23–25 derece arasında değişir. Şehir kışı haziranda yaşar ve en soğuk aydır. Ortalama kış sıcaklığı ise 8-10 derece arasında değişir. Bahar ayında kent içinde zaman zaman yağış görülmektedir. En çok yağış mart ayında etkili olur. İlkbahar ve sonbahar, Buenos Aires’e gitmek için en uygun zamanlardır.


  • Yazarın fotoğrafı: Seda Küçük
    Seda Küçük
  • 10 Ağu 2024
  • 2 dakikada okunur

Seda Küçük | Ajans Başkanı
Seda Küçük | Editör

Merhaba,


Turizm, Türkiye’nin en önemli gelir kalemlerinden biridir. Dört mevsimi yaşayan güzel ülkemiz; muhteşem doğası, insanlığın başlangıcı sayılan tarihi, ilmek ilmek işlenen medeniyeti, kendine has kültürü ve tesisleriyle tam bir turizm cennetidir. Fakat son yıllarda yaşanan yüksek enflasyonu gerekçe gösterip fiyatlarda âdeta uçuşa geçen turizmcilerimiz, bırakın yabancı turistleri yerli turistleri bile avucunun içinden kaçırıyor.


Geçtiğimiz yıl Türkiye ile Yunanistan arasında esen soğuk rüzgârların yerini ılıman bir ilişkiye bırakması tatilcilerin de tercihlerini değiştirdi. Ege kıyılarındaki fahiş fiyatlar hem yabancı turistleri hem de yerli turistleri yanı başımızdaki Yunan Adaları’na yöneltti.


Bodrum başta olmak üzere geçtiğimiz yıllarda hınca hınç dolan dünyaca ünlü tatil beldelerimiz, Kurban Bayramı’ndaki dokuz günlük tatil sonrası âdeta sezonu kapatma noktasına geldi. Yunan Adaları’na günübirlik vize uygulaması nedeniyle çıkış kapılarında uzun kuyruklar oluştu.


Hayat pahalılığıyla mücadele ederken bütün yılın yorgunluğunu kısa bir tatil yaparak üzerinden atmak isteyen yerli turistler; günlük oda, kahvaltı ve yemek fiyatlarını duyunca ne yapacaklarını şaşırdı. Hele bir de esnafından ustasına kadar fahiş fiyatlara gerekçe olarak söyledikleri “Burası Bodrum” diye başlayan cümleler, tatilcileri bıktırdı. Yıllardır aynı muameleye maruz kalan tatilciler ise bu durumdan çok sıkılmış olmalı ki bizim kıyıların hemen yanındaki Yunan Adaları’na akın etti.


Hatırlarsanız, bir dönem Türkiye’de “Laleli Efsanesi” vardı. Demir perde ülkelerinden gelen insanlar bavullarını doldurur ülkelerine götürüp satarlardı. Bu bavul ticareti o kadar büyümüştü ki ülkenin ihracatında çok önemli bir paya sahip olmuştu. Gel zaman git zaman Laleli Esnafı, altın yumurtlayan tavuğu kesmeye karar verdi ve gelenleri yolunacak kaz gibi görmeye başladı. Sonrasında ne mi oldu? Ne bavul kaldı ne de ticareti...


Şimdi aynı hatayı turizmcilerimiz yapıyor. Daha önce yerli turiste ikinci sınıf turist muamelesi yapan turizmcilerimiz, yabancı turistleri de kaçırınca bu kez tekrar yerli turiste döndüler ama bir de ne görsünler onlar bıraktıkları yerde değiller. “Biz ne yaparsak yapalım nasılsa gelirler” düşüncesi günün sonunda insanları bezdirdi ve yeni arayışlara itti.


Şimdi turizmciler ve turizm esnafımız için karar anı. Ya uzun zamandır yaptıkları gibi turistlere faiş fiyatlar uygulayarak sektörü yok edecekler ya da sürdürülebilir fiyat anlayışıyla sektörü yeniden diriltecekler.


Sevgiler,


ree

























Oi Filoi, kelimenin tam anlamıyla komşu mutfağına bir saygı duruşu... Karmaşık tariflerden çok sadelik ve yüksek malzeme kalitesi üzerine kurulu Yunan mutfağının, geleneksel tariflere bağlı bu kıyıdaki temsilcisi. Ilık yaz akşamlarını fonda Yunan ezgileriyle, tabakları ise özenle hazırlanmış Yunan lezzetleriyle dolduruyor. Girişimcilikten daha çok kendi ideallerini hayata geçirmek için üç arkadaş tarafından kurulan Oi Filoi, yine aynı üç kişinin gündelik emekleri ile hizmet veriyor. Volkan Akdamar’ın mutfak şefliğini yaptığı mekânda, tabaklara Burcu Aykıran tarafından her yıl özenle hazırlanan özel bir şarap kavı eşlik ediyor. Özge Sarıoğlu ise idari işlerden sorumlu.

Oi Filoi Bodrum - Gümüşlük | Tel: 0533 305 30 20
Oi Filoi Bodrum - Gümüşlük | Tel: 0533 305 30 20

Koca bir pırnar ağacının tek ama büyülü gövdesi altındaki mekânda, sadece birkaç masa bulunuyor. Cuma’dan Salı’ya kadar beş akşam servis veriliyor ve rezervasyonsuz misafir kabul edilmiyor. Oi Filoi 19:00–00:00 saatleri arasında açık. Deniz ile arasındaki bitki örtüsü yemyeşil bir manzara sunarken bir yandan da dalga sesleri ve iyot kokusu mekâna fantastik bir hava katıyor.


ree

Oi Filoi menüsü ile olduğu kadar servisi ile de sıra dışı bir deneyim sunuyor. Menüde yer alan sıcaklar açık mutfakta siparişiniz verildiği anda hazırlanmaya başlıyor. Siparişiniz hazırlanırken mutfak ekibi ile sohbet etmeniz için hiçbir engel yok.


ree

Menüde en bilinen Yunan lezzetlerinden limonlu tzatziki, horiatiki salatası ve pabucaki gibi klasiklerle, az bilinen sofrito gibi geleneksel reçeteler de bulunuyor. Sadece üç baharatın kullanıldığı Oi Filoi mutfağında öncelik, tüm tatların alınabildiği sade bir seçki sunabilmek.


ree

Yemekler için özenle seçilen şaraplar dışında Midilli’nin en sevilen uzoları ve Türkiye’nin en iyi rakıları da menüdeki yerini alıyor. Üstelik adil bir fiyatlandırma politikası ile uzolar kadehte tadılabiliyor ve içilen miktara göre fiyatlandırılıyor.


 Volkan Akdamar’ın mutfak şefliğini yaptığı mekânda, tabaklara Burcu Aykıran tarafından her yıl özenle hazırlanan özel bir şarap kavı eşlik ediyor. Özge Sarıoğlu ise idari işlerden sorumlu
Volkan Akdamar’ın mutfak şefliğini yaptığı mekânda, tabaklara Burcu Aykıran tarafından her yıl özenle hazırlanan özel bir şarap kavı eşlik ediyor. Özge Sarıoğlu ise idari işlerden sorumlu

Bodrum Dergi Web Sitesi © Yabancı Ses Prodüksiyon tarafından hazırlanmıştır.

bottom of page