top of page
  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 5 Eyl 2022
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 20 Eyl 2022

Kedi ve köpeklerin kronik hastalıklarında uygulanan kök hücre tedavisinin yüzde 80’e varan başarılı sonuçlar ortaya koyduğunu belirten Veteriner Hekim Aylin Tunç, bunun yan etkisiz bir tedavi yöntemi olduğunu söyledi. Tunç, “Sık rastlanan, hastalığın kendisinin değil, belirtilerinin iyileştirildiği, hem tedavisi uzun süren hem de tam olarak yapılamayan ve dolayısıyla hayvanı veterinere bağımlı kılan hastalıklar için kök hücre tedavisi başarıyla uygulanabilir” dedi.

ree

Evcil hayvanlarda diş eti hastalıkları, doku kayıplı yara oluşumu, akut böbrek yetmezliği, karaciğer yetmezliği, bazı kalp hastalıkları, kornea, omurga ve tendon yaralanması gibi rahatsızlıkların tedavisi uzun ve yorucu süreçleri kapsar. Bazı durumlarda yalnızca belirtiler geriletilebilirken, tamamen iyileşme de yaşanmayabilir ve bu da evcil hayvanın yaşam kalitesini düşürür.


Veteriner Hekim Aylin Tunç, klinik muayene sonrası uygulanan kök hücre tedavisi ile bunun önüne geçilebileceğini söyledi. Tunç, “Hasarlı hücreyi tedavi etmek ve kök hücre uygulamak kombine bir tedavidir. Kök hücre, hasarlı bölgeye hasar sinyallerini takip ederek ilerlediği için doku tamiri başarıyla gerçekleşir, sağlıklı ve uzun bir ömür yaşanmasında etki sağlar” diye konuştu.

Yan Etkisiz Bir Tedavi Yönetimi

Kök hücre uygulamasının yan etkisiz bir tedavi yönetimi olduğunun altını çizen Tunç şunları söyledi: “Evcilin ağrı kesicilere bağımlı bir hayat geçirmesinin önüne geçer ve onu sürekli alınan ilaçların yan etkisinden korumuş olur. Kök hücre uygulamasıyla evcili ömür boyu kortizon kullanmaya mahkum eden gingivit ve stomatit gibi çok sık rastlanan diş eti hastalıklarında tedavi oranı yüzde 70’i bulurken, uygulamayı takiben altı ayı bulabilen bekleme süresi sonrası hasta sağlığına kavuşabiliyor. Bazı deri hastalıklarında bu süre daha da kısalıp bir hafta içinde etkisini gösterebilir. Omurilik hasarları ve omurga yaralanmalarında ise yüzde 80’e varan başarılı bir tedavi sunan kök hücre tedavisi, yaşlılığa bağlı eklem sorunlarını, felci, kuru göz rahatsızlıkları ile kornea yararlanmalarını tedavi edebilir.


AYLİN TUNÇ | VETERİNER HEKİM
AYLİN TUNÇ | VETERİNER HEKİM

Süreklilik İsteyen Bir Tedavi Değil

Kedi ve köpek gibi evcil hayvanlar için kök hücreler genel olarak hayvanın yağ dokusu ve göbek kordonundan elde ediliyor. Tedavide buralardan elde edilen mezenkimal kök hücreler kullanılır. Bunlar kolaylıkla toplanır ve bankalama sistemi ile depolanırken, ileri kriyoprezervasyon ve kalite kontrol yöntemleriyle saklanır. Tıpkı insanda göbek kordonunun saklanması gibi kısırlaştırma operasyonu esnasında da evcil hayvandan alınan bir parça yağdan o hayvan için otolog (kişisel) bir kök hücre kaynağı oluşturulabilir. Ömrünün herhangi bir döneminde ihtiyacı olduğunda da kullanılabilir. Sık rastlanan, hastalığın kendisinin değil, belirtilerinin iyileştirilebildiği, hem tedavisi uzun süren hem de tam olarak yapılamayan ve dolayısıyla hayvanı veterinere bağımlı kılan hastalıklar için kök hücre tedavisi başarıyla uygulanabilir. Bazı tedaviler süreklilik ister ve bazı yan etkileri olabilir, bu yan etkiler için de yine başka tedaviler gerekebilir.

Bir de hayvanlarda bu ilaçları uygulamanın zorluğu bulunur. Evde yaşayan her kedi veya köpek oral yoldan çok kolay ilaç kabul etmez. Ama kök hücre tedavisi böyle değildir; bir diğer artısı sürekli olmamasıdır. Evcili sürekli veteriner hekime gitmekten kurtaran kök hücre tedavisi, uzun vadede pahalı bir tedavi değildir.”

Yeni Nesil Biyoteknoloji Üssü

Yeni nesil biyoteknoloji üssü olarak Türkiye’de tıbbın geleceğine yatırım yapan Stembio, kök hücre ve doku teknolojileri alanında hizmet veriyor. TÜBİTAK MARTEK Ar-Ge ve İnovasyon bölgesinde kurulan Stembio, yeni sağlık teknolojilerinin Türkiye’ye kazandırılması, bu alanda bilgilerin üretilerek yaygınlaştırılması ve yeni tedavi yöntemlerinin uygulamasına destek olmak amacıyla faaliyet gösteriyor. Stembio, uygulamalarında ileri kriyoprezervasyon ve kalite kontrol yöntemlerini kullanarak kordon kanı bankacılığı, doku bankacılığı ve kök hücre üretimi ve bankacılığı olmak üzere üç ana kolda çalışmalar yürütüyor.


  • Yazarın fotoğrafı: Seda Küçük
    Seda Küçük
  • 5 Eyl 2022
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 17 Eyl 2022

Günümüz dünyasında vaktimizin çoğunu dijital platformlarda geçirmeye başladık. Bu durum, çevre ile olan etkileşimimizi de minimuma indirdi. Aile içerisinde ve arkadaş çevresinde baş gösteren iletişimsizlik, sosyal hayatta ve hatta iş hayatında da olumsuz etkileriyle karşımıza çıkıyor. Gün içinde birçok teknolojik alet tarafından teknolojik toksinlere maruz kalıyoruz. Bu da beden ve zihnimizin normalden çok daha fazla yorulmasına neden oluyor. Teknolojiyle bağımızı tamamen koparmamız mümkün değil; fakat beden ve zihin sağlığımız için basit bir detoks ile kendimizi sınırlamamız, birtakım teknolojik toksinlere veda etmemiz mümkün.

ree

Teknoloji detoksu nedir?

En yalın hâliyle teknolojinin üzerimizde yarattığı psikolojik ve fizyolojik etkilerden arınmak, zararlı yansımalarından uzaklaşmak, belli bir süre teknolojiden izole yaşamak olarak tanımlayabiliriz. Hayatımızın bir parçası, olmazsa olmazı hâline gelen teknolojiyi doğru ve yeterli kullanmak çok önemli. Sınırlar aşıldığı takdirde istenmeyen bağımlılıklar ortaya çıkabilir. Her insan zaman zaman teknoloji detoksuna ihtiyaç duyar.


ree

Teknoloji detoksu nasıl yapılır?


Bir plan oluşturun

Ekran başında geçirilen tüm zamanların hepsi kalitesiz değildir. Hangi zamanların sizi mutsuz ettiğini fark edin. Bu sayede ekran başındaki sürenizi düzene sokabilir, mutsuz olduğunuz saat diliminde ise başka neler yapabileceğinizi planlayabilirsiniz.


Bildirimleri kapatın

Telefonunuzdaki bildirimleri kapatmak sizi dünyada olup bitenden uzak tutacaktır. Bu da büyük ölçüde dikkatinizin dağılmasını engelleyecektir. Gözünüzün önüne gelen çeşitli uygulamalardan anlık bildirimler, o an aklınızda olmasa bile bakma ihtiyacı yaratıyor. Girdiğiniz takdirde de saatlerce o uygulamanın içinde kayboluyorsunuz. Bildirimlerinizi kapatarak bundan kurtulabilirsiniz.


Yemek yerken elektronik eşyalardan uzaklaşın

Bir şeyler atıştırırken televizyona ya da bilgisayara bakmak oldukça keyifli olabilir fakat bu sizin ekran bağımlılığınızı artırmaktan başka bir işe yaramaz. Yemek sırasında sadece yemeğinizle, etkinlik sırasında sadece etrafınızdaki güzelliklerle ilgilenmeyi öğrenin.

Ekrana bakmadan kendinizi nasıl eğlendirebileceğinizi öğrenin

Sürekli olarak internette gezinmek, bir şeyler paylaşmak ve yorum yapmak zamanla sizi içinizde bulunduğunuz dünyadan koparıp uzaklaştırır. Bu detoks sayesinde kendinizle kalarak sizi nelerin eğlendirdiğini keşfedebilirsiniz.


ree

Gerçek sosyalliğe dönün

Sosyal medyadan çıkıp gerçek sosyalliğe yönelin. Aileniz ve arkadaşlarınızla planlar yapıp vakit geçirin. Birlikte paylaştığınız zamanlarda telefonunuzdan uzaklaşarak onlara odaklanın. Gerçek anlamda sosyalleşmek dünyanın en keyifli aktivitesidir. Unuttuğunuz bu güzelliği yeniden hatırlayın.

Kitapların gizli dünyasını keşfedin

Okumak her zaman iyi gelir. Kendinizi farklı yaşamların içinde bulmak, hayal gücünüzü geliştirdiği gibi empati duygunuzu da artıracaktır. Kitaplar, hayata bambaşka bir açıdan bakmanızı sağlayacak kocaman pencerelerdir. Pencereleri açın ve nefes alın.

Anda kalmaya çalışın

Anda kalmanın mutluluk formülü olduğunu vurgulayan birçok filozof yanılmış olamaz değil mi? Teknolojiden uzaklaşıp, anda yaşanılan güzelliklere odaklanarak zihniniz ve bedeniniz için büyük bir iyilik yapmış olacaksınız.


ree

Doğaya yönelin

Doğanın iyileştirici bir gücü olduğu kesin. Yürüyüş yapmak ve bu yürüyüşlerde telefonunuzun sesini kısmak size doğayla yalnız kalmanız için ihtiyaç duyduğunuz zamanı tanıyacaktır.

Teknoloji detoksu sonrasında kararlı olun

Detoks sonrasında eskiye dönmemek ve bu arınmanın sonucunda olumlu bir etki görmek için kendinize bir zaman belirleyin. Böylece dijital dünyada geçireceğiniz zamanla ilgili çizgileri belirlemiş olursunuz. İpleri siz elinize alın. Bu durum sizi bağımlı olmaktan çıkarıp bilinçli bir kullanıcı hâline getirecektir. Gün içerisinde minik bir detoks yapmak şarj olmanıza ve rahatlamanıza yardım edebilir. Bu, aynı zamanda hayat kalitenizi arttırmak açısından da önemli bir etken.


  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 3 Ağu 2022
  • 4 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 20 Eyl 2022

Covid-19 pandemisi nedeniyle zorlu geçen kış döneminin ardından nihayet yaz mevsimi geldi. Ancak sıcakların artması, insanların daha çok havuzlar gibi ortak kullanım alanlarında bir arada bulunuyor olmaları, su ve besin hijyeninin daha zor sağlanması, kene ile sivrisinek gibi etkenlerle temas, akut bağırsak enfeksiyonundan legionella enfeksiyonuna kadar pek çok enfeksiyon riskini de beraberinde getiriyor.

ree

Tedavisi mümkün olan bu hastalıkların ciddiye alınmaması nedeniyle tanı ve tedavi süreçlerinin gecikmesi hâlinde kimi zaman hayatı tehdit eden boyutlara ulaşabilen sıvı-elektrolit kayıpları ve ciddi septik tablo, bir başka deyişle ağır enfeksiyon sonucunda bağışıklık sisteminin verdiği yoğun tepki ile organ ve dokularda hasarlar görülebiliyor.


Dr. Semra Kavas | Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı
Dr. Semra Kavas | Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı

Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Semra Kavas, alacağımız basit önlemlerle yaz aylarında sıkça görülen enfeksiyonların büyük bir kısmından korunmanın mümkün olduğunbelirterek, “Hijyenik koşullarda üretilip saklandığından emin olduğumuz yiyecek ve içecekleri tüketerek; kene ve sivrisineklerden korunmak için önlemlere uyup kırsal alanlarda bulunduktan sonra tüm vücudun kene kontrolünü yaparak; deniz, havuz, banyo veya egzersiz sonrasında ıslak, terli çamaşırlar veya mayoyla uzun süre durmayarak başlıca tedbirleri almış oluruz.” diyor.



Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Semra Kavas, yaz aylarında en sık görülen enfeksiyonlardan korunmak için almamız gereken önlemleri anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.


Akut Bağırsak Enfeksiyonu (Gastroenteritler)

Akut gastroenteritler (bağırsak enfeksiyonları) yaz aylarında sıkça görülen enfeksiyonları oluşturuyor. Rota ve adenovirüs gibi virüsler; E.coli, Salmonella, Shigella ve S.aureus gibi bakteriler enfeksiyon etkeni olabiliyor.


Hastalık kontamine olmuş (kirlenmiş) eller, hijyenik hazırlanmamış ya da uygun koşullarda saklanmamış besinler, yetersiz dezenfekte edilmiş havuz suyunun yutulması, kanalizasyon sularıyla kirlenmiş suyun içilmesi ya da kirli suyla temas etmiş yiyeceklerin tüketilmesiyle bulaşıyor. Dr. Semra Kavas, bulantı, kusma, ishal, karın ağrısı ve ateş gibi belirtilerin birkaçını içeren tablolarla kendini belli eden bu enfeksiyonların en önemli sonucunun sıvı kaybı olduğuna işaret ederek, “Dolayısıyla tedavinin bel kemiği, sıvı ile tuz kaybının zamanında ve hastalığın şiddetine uygun şekilde yerine konmasıdır. Bakteriyel etkenlerin bazıları için antibiyotik tedavisi gerekebiliyor” diyor.


ree

Nasıl Korunmalı?

  • El hijyeninize dikkat edin.

  • İçme sularının ve yiyeceklerin yıkandığı suların temizliğinden emin olun.

  • Temizliğinden ve saklama koşullarından emin olmadığınız gıdaların tüketiminden kaçının.

  • Süt ve süt ürünlerinin sıcak ortamlarda kolay bozulabildiğini unutmayın.


İdrar Yolu Enfeksiyonu

Kirli havuz ile sulara girmek, ıslak ve kirli mayoları değiştirmemek, yeterli su içmemek gibi nedenlerle özellikle kadınlarda idrar yolu enfeksiyonu görülme sıklığı artıyor. Bu enfeksiyon idrar yaparken yanma, sık idrara çıkma isteği, karın alt bölgesinde ağrı ve rahatsızlık hissi, karında şişlik, bulanık ve kokulu idrar, bulantı, kusma ile ateş gibi belirtilere yol açıyor. Tanı konulması ve tedavisi kolay olmakla birlikte, ihmal edilmesi halinde ciddi böbrek enfeksiyonlarına neden olabiliyor.


Nasıl Korunmalı?

  • Yaz aylarında su içmeyi arttırın.oİdrarınızı kesinlikle tutmayın.

  • Klorlama ve su analizi yapıldığından emin olunmayan havuzları tercih etmeyin.

  • Suya girmeden önce ve çıktıktan sonra duş alın.

  • Islak mayo ile kalmayın, mayonuzu sudan çıktıktan sonra hemen değiştirin.

  • Tuvalet sonrası temizlik kadınlarda önden arkaya doğru yapılmalı.


ree

Mantar Enfeksiyonları

Sıcak havalar, deniz ve havuz gibi faktörler genital bölge ile cilt mantar hastalıklarında artışa neden olabiliyor. Özellikle kadınlarda, diyabet hastalarında ve yakın zamanda antibiyotik kullanan kişilerde genital mantar enfeksiyonu riski artıyor. Mantar enfeksiyonları genital bölgede ağrı, kaşıntı, akıntı; ciltte renk değişikliği, kaşıntı, kepeklenmeler ile ortaya çıkabiliyor. Dr. Semra Kavas, “Mantar enfeksiyonlarının çoğunlukla kremlerle tedavisi mümkün olsa da bazı koşullarda ağızdan mantar ilaçlarının alınması gerekebiliyor” diyor.


Nasıl Korunmalı?

  • Havuz ve deniz sonrası ya da terledikçe ıslak kıyafetlerinizi kurusuyla değiştirin.

  • Pamuklu iç çamaşırı giymeye, sık sık çamaşır değiştirmeye dikkat edin.

  • Hava geçiren ayakkabıları tercih edin.

  • Beslenme düzeninize dikkat edin; bol su içilmeli, sindirimi kolay olan hafif gıdaları tercih etmeli, baharat kullanımını azaltmalı, paketli gıda tüketiminden kaçınmalı, meyve ve sebzeden zengin beslenmelisiniz.


ree

Böcek Isırıklarıyla Oluşabilen Enfeksiyonlar

Yaz aylarında dış ortamda geçirilen zaman arttığı için hastalık taşıyıcı olabilen keneler ve sivrisinekler gibi etkenlerle temas riski artıyor. Viral bir hastalık olan ve hayatı tehdit edebilen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi, kene ile bulaşıyor ve yüksek ateşle seyrediyor. Yine kene ile bulaşan Lyme hastalığı ve Q ateşi de ülkemizde görülüyor ve ateşin eşlik ettiği farklı klinik tablolara sebep oluyorlar. Dr. Semra Kavas, bu enfeksiyonların antibiyotikler ile tedavi edilebildiklerini belirterek, “Ayrıca özellikle yurt dışı seyahat öyküsü olan ateşli hastalarda altta yatan neden sivrisineklerle bulaşan ve Afrika ile Asya ülkelerinde sık görülen sıtma, Batı Nil virüsü veya Zika virüs hastalığı olabiliyor” diyor.


Nasıl Korunmalı?

  • Kırsal alanlarda, kenelerin vücudunuza girebileceği açık yerlerinizi kapatın.

  • Kenelerin kolay fark edilebilmeleri için açık renkli kıyafetler giyin.

  • Eve döndüğünüzde kıyafetlerinizi çıkararak kene açısından kontrol yapın.

  • Sıtma yönünden, riskli bölgelere seyahat öncesinde alacağınız ilaçlar için seyahat sağlığı ile ilgili merkezlere başvurun.

  • Bataklık, su birikintisi ve çalılık alanlarından uzak durun.

  • Çevresel kontrolün sağlanamadığı bölgelerde doğrudan cilde uygulanmayan ve toksik içerikli olmayan sinek-kene kovucu maddeler kullanın.

  • Solunum Yolu Enfeksiyonları

  • Boğaz ağrısı, öksürük, burun akıntısı, kas-eklem ağrıları ve ateş, üst solunum yolu enfeksiyonlarının sıklıkla görülen belirtilerini oluşturuyor.


ree

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Semra Kavas, genellikle virüslerin etken olduğu bu hastalıkların destek tedavilerle ortadan kalktığını vurgulayarak, “Yaz aylarında daha sık rastlanan ve solunum yollarından bulaşan Lejyoner hastalığı da, legionella türü bakterinin sebep olduğu ciddi bir akciğer enfeksiyonudur. Bakteri genellikle çevresel kaynaklardan yayılan soğutma kulelerinin fanlarından, jakuzi ve duş başlıklarından, sprey nemlendirme cihazlarından ve dekoratif fıskiyelerden yayılan su damlacıklarının solunmasıyla bulaşıyor. Tedavi büyük önem taşıyor, aksi hâlde ek hastalıkları olan, ileri yaş ve bağışıklık sistemi zayıf kişilerde ölüm oranları yüzde 50’nin üzerinde seyrediyor.


ree

Nasıl Korunmalı?

  • En önemli önleme el temizliğiyle mümkün oluyor. Ellerinizi sık sık en az 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkamayı alışkanlık edinin.

  • Sabun ve su yoksa, en az yüzde 60 alkol içeren alkol bazlı el dezenfektanı kullanın.

  • Gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza kirli, yıkanmamış ellerle dokunmayın.

  • Hasta olan insanlarla yakın temastan kaçının.

  • Öksürüğünüzü mendille kapatın ve mendile hapşırın. Ardından mendili çöp kutusuna atın.

  • Kapalı kalabalık ortamlarda uzun süre kalmanız gerekliyse cerrahi maske kullanın.

  • Sık dokunduğunuz yüzey ve eşyaları (gözlük, çanta, cüzdan vs) normal bir temizleme spreyi, dezenfektan mendil veya su-sabunla silerek temizledikten sonra kullanın.

  • Klimaların temizlik ve bakımlarını düzenli olarak yaptırın.

  • COVİD-19 aşınızı, risk grubunda iseniz pnömokok ve influenza aşılarınızı mutlaka yaptırın.

Bodrum Dergi Web Sitesi © Yabancı Ses Prodüksiyon tarafından hazırlanmıştır.

bottom of page