top of page
  • Yazarın fotoğrafı: Hülya Büyükbayrak
    Hülya Büyükbayrak
  • 9 Eki 2024
  • 2 dakikada okunur
Biraz karbonhidrat biraz da ferahlığın buluşması olan “Porçini Mantarlı ve Limonlu Risotto”yu ister ana yemek isterseniz de bir et yemeğinin yanında servis edebilirsiniz. Bu harika tarif ile sofralarınıza lezzet ve renk katmaya hazır olun. Porçini Mantarlı ve Limonlu Risotto, misafirlerinizin ve ailenizin favorisi olacak.

ree

Malzemeler (2 Kişilik - 15 Dakika)

  • 1 adet beyaz soğan

  • 2 avuç arborio pirinci

  • Sebze suyu

  • 2 avuç porçini mantarı

  • 1 çay bardağı limon şurubu

  • 30-40 gram tereyağı

  • 3 avuç toz parmesan

  • Tuz / Karabiber


Limon Şurubu

Bir bardak suya; bir kaşık esmer şeker ve bir limonun suyunu karıştırdıktan sonra ağzı kapalı bir şekilde cezvede kaynatın. Şurubu, sıcak ya da soğuk olarak kullanabilirsiniz.


ree

Hazırlanışı

Beyaz soğanı yemeklik ince ince doğrayın ve derin bir tavada ekstra sızma zeytinyağı ile kavurmaya başlayın. Hafif renk alan soğanların üzerine iki avuç arborio pirinci atın ve biraz daha kavurmaya devam edin. Ardından sebze suyundan bir kepçe ekleyin. Sonra limon şurubunu, tuz ile karabiberi de koyarak ara ara karıştırın. Porçini mantarını ince ince doğrayın ve ocaktaki karışıma ekleyin. Sebze suyunu pirinçler içine çekip sıvı tamamen buharlaştığında bir kepçe daha sebze suyu koyun. Bu şekilde kepçe kepçe sebze suyunu pirinçleriniz pişinceye kadar (sebze suyunuzdan bir kepçe kalacak şekilde) eklemeye devam edin. Risottonuz pişince içine 30-40 gram kadar tereyağı ve iki avuç dolusu toz parmesan peyniri ilave edin, karıştırarak eritin. Ateşten aldığınız risottonuza son bir kez daha sebze suyu ekleyin ve ağzını kapatıp bir dakika kadar dinlendirin.



ree


Risottonuzu geniş bir servis tabağına alın, üzerine ince kıyım maydanoz ve bir avuç dolusu daha parmesan peyniri koyup ekstra sızma zeytinyağı da ekleyerek servis edin.

Not

Risotto yaparken sebze suyunu kepçe kepçe ekleyerek sürekli karıştırmanız gerekir. Ayrıca 5-6 kepçeden sonra mutlaka tadına bakmalısınız. Pirinçlerinizin piştiğini düşünüyorsanız daha fazla sebze suyu eklemenize gerek yoktur.

  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 3 Eki 2024
  • 2 dakikada okunur
Yaşlanma karşıtı bakım, uygulama ve ürünler, her yıl bir önceki seneye göre kendini geliştirerek ve yenileyerek ilerlemeye devam ediyor. Estetik uygulamalarının her kesime ve yaş grubuna yayıldığını belirten Dermatoloji Uzmanı Dr. Yusuf Topal “Bunun sebebi toplumun güzellik algısının değişmesi ve bilincin artmasıdır” dedi.

ree

Toplumda güzelliğe dair bilincin artması, insanları dış görünüşleriyle ilgili yaşayabileceği çeşitli sorunlar ya da deformasyonlar için üretilen çözümlere yönlendiriyor. Özellikle zamana meydan okumak isteyenler, yaşlanma karşıtı uygulamalara ve cilt bakım ürünlerine rağbet ediyor. ReportLinkerın konuya dair yayımladığı verilere göre 2023’ü 54,5 milyar dolarla kapatan yaşlanma karşıtı ürün ve hizmet pazarının, 2027’ye kadar 72 milyar doları aşması bekleniyor.


Dr. Yusuf Topal | Dermatoloji Uzmanı
Dr. Yusuf Topal | Dermatoloji Uzmanı

Cildin tedavi edilerek yenilenmesi çalışmalarının 10 yıl öncesine göre ileride olduğunu söyleyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Yusuf Topal, sektörün dinamiklerini domine eden gelişmeleri şöyle açıkladı:


İnsanlar Artık Daha Bilinçli

“İnsanlar artık cilt bakımı konusunda daha bilinçli ve son yıllarda geçmiş dönemlere kıyasla estetik uygulamalara daha çok yöneliyor. Üstelik bu çözümler, toplumun neredeyse her kesimine ve yaş grubuna yayılıyor. Söz konusu gelişmeler, farklı danışan gruplarının oluşmasına da kapı aralıyor. Özellikle, 30 yaş ve üzeri bireylerlerden oluşan danışanlarımızın sayısı gün geçtikçe artıyor.


Doğal Yüz Hatları Kalsın İstiyorlar

2 yıldır artarak büyüyen estetik grubu, doğal yüz hatlarını koruyarak erken yaşlanmayı başkalaşmadan önlemek ve cildini tedavi ederek ilerlemek için gelen kişilerden oluşuyor. Yaşlılık karşıtı uygulamalar başta olmak üzere estetikte doğal işlemler artık öne çıkıyor. Bu gelişmenin kaynağında toplumun giderek bilinçlenmesi bulunuyor. Biz de bu mutluluk verici ilerlemeyle eşzamanlı olarak sürece geliştirdiğimiz çözümlerle hem bilimsel hem de bilinçsel düzeyde katkıda bulunuyoruz.


En Çok Yüz Dolgusu Merak Ediliyor

Danışanlarım en çok Otolog Biostimülan Yüz Dolgusu hakkında soru soruyor. Bu işlemde öne çıkan özelliklerden biri, dolgunun kişinin kendi kanından üretilmesi ve içeriğinde herhangi bir kimyasal barındırmamasıdır. Vücuttaki yaraların iyileşmesinden kanamaların durdurulmasına kadar birçok konuda çok kritik bir rolü bulunuyor ve fibrinojen açısından zengin plazma kan hücrelerini istediğimiz yapıda dolgu kıvamına da dönüştürebiliyoruz. İşlemin yapıldığı yerde dolgu efekti ile uzun dönem kalmasını sağlayarak çok hızlı bir şekilde hücresel uyarı başlatıyoruz. Doğal yoldan kolajen salımını tetikledikten sonra bağ dokusunun iyileşmesine yönelik cilde çalış, üret ve iyileş komutlarını gönderiyoruz.


Yeni Teknolojiler Kullanılıyor

Uygulamalarda kullanılan dolgunun kıvamına dair 2000’lerde başlayan bilimsel çalışmalarda başarılı sonuçlar elde edildi. Yeni teknolojileri kullanarak cildin ihtiyacına göre yoğunluğunu ayarlayabildiğimiz, cildi iyileştiren ve gençleştiren biostimülan dolgular üretebiliyoruz. Özellikle göz altı ve çevresinde kronik stres ve genetik faktörlere bağlı oluşan yorgunluk şişlikleri, mor halkalanma ve bitkin yüz ifadesiyle gelen yaşlanmış görünümün iyileştirilmesinde, kolajen kaybına bağlı kırışıklıkların temelinde yatan hücresel aktivasyonun tekrardan yapılandırılmasında, cildi aşağıya doğru sarkıtan ileri dönem sonuçların engellenmesinde kullanıyoruz.


ree

Cildin Yenilenme Döngülerine Yetişen Doğal Bir Uygulama Var

Otolog Biostimülan Yüz Dolgusu’nun, kişinin kendi kanından hazırlanan PRP (Platelet Rich Plasma) gibi mezoterapi uygulamalarıyla karıştırılmaması gerekiyor. Çünkü bu uygulamalarda PRP ayrıştırılıyor ve kalan kısmı tıbbi atık olarak çöpe gönderiliyordu. Ancak cildimizin alt derisinin kendisini 3 ila 6 ay arasında yenilemesi bir sorun yaratıyor ve işlemin tekrar yapılmasını zorunlu kılıyordu. Artan maliyetler, bu sürecin hem danışanlar hem de doktorlar açısından istenilen şekilde yürütülmesini engelliyordu. Artık cihazlı uygulamalar dışında yönetebileceğimiz, etki mekanizması kuvvetli, cildin yenilenme döngülerine yetişen doğal bir uygulamamız var. Bunlarla birlikte 10 yıl sonra çok daha bilinçli ve doğalı talep eden kitleler oluşacağını şimdiden öngörebiliyorum.”

  • Yazarın fotoğrafı: Özge Zeki
    Özge Zeki
  • 1 Eki 2024
  • 2 dakikada okunur
El yapımı porselen markası Casi Paped, renkli koleksiyonlarının yanı sıra çarpıcı ve özgün tasarım çizgisiyle öne çıkıyor. Markanın kurucusu Şebnem Celepoğlu Dindar ile tasarım yolculuğunu konuştuk.

ree
Şebnem Celepoğlu Dindar | Casi Paped Kurucusu

Casi Paped markası nasıl doğdu?

Şehir hayatının bitmek bilmez koşuşturmacası hepimizi, hayvanlardan ve doğadan kısaca tüm canlılardan uzaklaştırıyor. Bazen bastığımız toprağın rengini ve kokusunu dahi unutuyoruz. Oysaki insan var olduğu günden beri ruhunun her damlasına enerji veren toprağa ve hayvanlara karşı büyük ihtiyaç duyar. İşte toprağa olan sevgimden mi doğaya olan özlemimden mi bilinmez kendimi bulacak, doğayı hatırlayacak, çamurun içinde kaybolacak bir sanat dalına ihtiyacım olduğunu hissettim. İşte bu şekilde bundan 4 sene önce doğdu Casi Paped. İsmini ise hayatıma iz bırakan sevgili dostlarımdan ilham alarak köpeğim Casi, papağanım Pap ve kedim Edward anısına oluşturdum.





Casi Paped’in çıkış koleksiyonunu oluşturan mavi, mint yeşili, sarı, pembe gibi tonlardaki bardakların rengi, coşkuyu ve eğlenceyi temsil ediyor. Bu renkler de aynı toprak tonları serisi gibi yüzünü doğaya dönüyor. Doğadaki kuşlar, balıklar ve çiçekler müthiş tonlarıyla bardak tasarımlarına hayat veriyor.

ree

Çalışmalarınızı nerede yapıyorsunuz?

Konum olarak İstanbul’un hareketli yaşam dinamiğine uygun, birçok yeni tasarım atölyesine ev sahipliği yapan ve aynı zamanda da doğayı ve denizi bir arada kucaklayan Bebek semti, Casi Paped tasarım atölyesi için en doğru adres oldu.


ree

Size neler ilham verir?

Moodboard’umun en önemli teması ekoloji ve renkler. Doğayı korumayı ve bunu teşvik etmeyi çok önemsiyorum. Seyahatlerde keşfettiğim şehirler her zaman ilham verir. Moodboard’dan yola çıkarak ürünlerdeki renklerimiz de tıpkı doğadaki mevsim dönümleri gibi sıcak ve soğuk tonlara göre değişir.


ree

Markanın tasarım çizgisini nasıl özetleriniz?

Her tasarımımız hayal gücümüzün bir sonucudur. Biz hayallerimizi renkler ve şekillerle ifade ediyoruz. Güneşin enerjisini alıyor, mavinin özgürlüğü ile birleştiriyoruz. Renkli duruşumuza işlevselliği ekleyerek ortaya kullanmaktan keyif alacağınız, rengini belli eden tasarımlar koyuyoruz. Biliyoruz ki her şey hayal ederek başlar. İlk fikirden, küçük seri üretime kadar olan sürecimiz, hayal ettiğimiz tasarımların 3D baskı prototiplerinin oluşturulması ile başlayıp üretimi gerçekleştikten sonra ürünlerin patentlenmesiyle tamamlanıyor. Çevre ve insan odaklı bir yaklaşımla, sevdiği işi yapan ve yaptığı işi seven, küçük ama büyük bir ekiple, her biri el emeğiyle şekillendirilen ve doğal içeriklerden oluşan ürünleri etik değerler çerçevesinde ve sınırlı sayıda ürün üretiyoruz.


ree

Satış kanallarınız hangileri?

Casi Paped tasarımlarına Beymen, Sır Maison, Minoa ve Simple Life mağazalarından ve web sitemizden ulaşılabilir.

Bodrum Dergi Web Sitesi © Yabancı Ses Prodüksiyon tarafından hazırlanmıştır.

bottom of page