top of page
  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 13 May 2023
  • 2 dakikada okunur
Sürdürülebilirlik ve karbon ayak izi gibi kavramlar iş dünyasında her geçen gün daha önemli bir gündem maddesine dönüşürken, şirketler tüm süreçlerinde çevresel uygulamaları benimsemeye odaklandı. Bu kapsamda, her yıl 6 milyonu aşkın ağacın kesilmesine sebep olan kağıt kartvizitlerin yerini alabilecek dijital bir çözüm geliştirildi.

ree

Sürdürülebilirlik pek çok işletme için öncelikli başlıklardan birine dönüşürken, geleneksel iş süreçleri ve yerleşmiş alışkanlıklar da gözden geçirilmeye başlandı. Uzun süredir iş hayatının tanışma aracı olarak kullanılan kağıt kartvizitler de bu yeniden değerlendirme sürecinin parçası oldu. Veriler, her yıl basılan kartvizitlerin 8 milyarının 1 hafta içinde çöpe atıldığını, bu kartvizitlerin üretimi için de her yıl 6 milyon ağaç kesildiğini gösterirken, kartvizitler de dijitalleşmeden nasibini aldı.


Nilsen Balata | Letshare Fikir Sahibi
Nilsen Balata | Letshare Fikir Sahibi

Kartvizit paylaşımı süreçlerini uçtan uca dijitalleştirmek için Letshare adı verilen bir uygulama geliştirildi. Letshare fikir sahibi ve iş modelini oluşturan Nilsen Balata, salgın döneminde ofis bilgilerini güncellemek için tüm kağıt kartvizitleri yeniden bastırmak zorunda kaldıklarını belirterek “Bu dönemde kağıt kartvizitlerin işlevini yitirdiğini biliyorduk fakat alternatif bir seçeneğimiz yoktu. Dijital kartvizit çözümü Letshare’in fikri, akıllı telefonların ve yenilikçi teknolojilerin hayatımıza büyük ölçüde dahil olduğu bu dönemde ortaya çıktı ve Letshare Teknoloji Ekip Lideri Yasin Hüseyin Kara ve ekibi ile uygulamayı hayata geçirdik” dedi.


İletişim bilgilerini paylaşmanın teknolojiden güç alan, kolay ve modern bir versiyonunu sunan Letshare, iOS ve Android cihazların uygulama marketlerinden indirilip kullanılabiliyor. Kişiler, dijital kartvizitlerini hazır şablonlar aracılığıyla dakikalar içinde, 10 farklı dil seçeneğiyle oluşturarak kurumsal renklerine uygun biçimde düzenleyebiliyor. Dijital kartvizitlerine LinkedIn profillerinden fatura bilgilerine, şirket tanıtımlarına, emlak ilanlarına ve sosyal medya hesaplarına kadar pek çok alanı ekleyebilen kullanıcılar, uygulamanın yapay zekâ tabanlı tarama özelliği sayesinde fiziksel kartvizitleri de iletişim listelerine kaydedebiliyor. Letshare profilleri e-posta imzalarına taşınabiliyor, sanal arka plan özelliği sayesinde online toplantılarda QR kod olarak konumlandırılabiliyor.


ree

Uygulamanın piyasadaki NFC (yakın alan iletişimi) kart özelliği taşıyan dijital kartvizitlerle kıyaslandığında, kişisel bir müşteri ilişkileri yönetimi çözümü gibi konumlandırıldığını söyleyen Nilsen Balata, “Letshare’de oluşturulan kartvizitler karekod, WhatsApp, SMS, e-posta, sosyal medya, AirDrop gibi pek çok yolla paylaşılabiliyor. Letshare, taranan veya paylaşılan kartvizitlerin yönetilebildiği kapsamlı bir dijital rehber özelliği de sunuyor” dedi.

  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 12 May 2023
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 5 Tem 2023

2023’ün ilk çeyreğinde gerçekleştirilen kripto para hırsızlıklarının bilançosu belli oldu. Crystal Blockchain tarafından yayımlanan rapora göre, bilgisayar korsanları 2023’ün ilk çeyreğinde 119 milyon dolarlık kripto para çaldı.


ree

Merkeziyetsiz finans ve blokzinciri ekosistemindeki hızlı büyüme siber saldırganların dikkatinden kaçmadı. 2023’ün ilk çeyreğinde gerçekleştirilen kripto para hırsızlıklarının bilançosu, yayımlanan yeni bir raporla belli oldu. Crystal Blockchain tarafından hazırlanan rapora göre siber saldırganlar, 2023’ün ilk çeyreğinde 19 ihlal gerçekleştirdi ve bu ihlallerde toplamda 119 milyon dolar değerinde kripto para çalındı.


Tek Seferde 1 Milyon Dolarlık NFT Çalındı

Raporda, bu yıl şimdiye kadarki en büyük kimlik avı saldırısında, ocak ayı sonlarında NFT koleksiyoneri Kevin Rose’un kişisel NFT cüzdanının ihlalinin yaklaşık 1 milyon dolar değerinde bir kayıpla sonuçlandığını ortaya koydu. Geçtiğimiz yıl 199 farklı siber güvenlik ihlalinde çalınan toplam miktarın 4,17 milyar dolar olduğu görüldü.


Merkeziyetsiz Borsalar 13 Kat Daha Fazla Saldırıya Uğradı

Rapor, saldırıların çoğunlukla merkeziyetsiz protokolleri hedeflediğini de gösterdi. Merkeziyetsiz finans protokolleri, 2022’de merkezi borsalara kıyasla 13 kat daha fazla saldırıya uğradı. 2023’ün ilk çeyreğinin en büyük DeFi ihlali ise şubat ayında Bonq DAO’ya yönelik saldırı olarak tanımlandı. Bonq DAO saldırısını Platypus Finance ihlali izledi.

Güven Sarsıldı

Gate.io Türkiye İş Geliştirme Direktörü Didem Gülyuva, kripto para ekosisteminde güvenin, 2022’de yaşanan olumsuzluklar ve arka arkaya gelen ihlal haberleriyle sarsıldığını belirterek şunları söyledi: “2023’ün ilk çeyreğinde de benzer olayların devamı, yatırımcılar için güvenli kripto para platformlarını kritik hâle getiriyor. Kripto ekosistemi daha çok kişi tarafından benimsendikçe kötü niyetli saldırganlar da bu genişlemeden pay almak için farklı yöntemler deniyor. Bu bazen organize bir manipülasyon, kimi zaman da basit bir kimlik avı saldırısı olabiliyor. Hacker grupları, NFT pazaryerlerine, yeni DeFi projelerine ve güvenlik açısından yetersiz kripto para borsalarına yönelik saldırılar düzenleyebiliyor. Olası bir siber saldırıda kayıp yaşamak istemeyen kripto para yatırımcılarının alım satım ve kripto işlem platformu seçerken güvenlik konusuna ayrıca dikkat etmesi gerekiyor. Merkeziyetsiz finans sektörü içinde merkezi borsalara ve özerk organizasyonlara yönelik tartışmalar sürüyor. Her koşulda merkezi borsalar, bireysel yatırımcı gözünde, bir muhatap bulabileceği inancıyla daha güvenli bir ortam sunuyor.”

  • Yazarın fotoğrafı: Özge Zeki
    Özge Zeki
  • 11 May 2023
  • 4 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 6 Tem 2023

Mudanya’da başladıkları keşif yolculukları, zeytinliklerin ve zeytin ağaçlarının ilhamıyla son derece özel, kaliteli bir zeytinyağı üretimiyle sonuçlanmış. Doğa tutkunları Sinem Bayram Vatansever, eşi Bülent Vatansever ve arkadaşları İclal Yıldız Demir, uzun araştırma sürecinin sonunda Felovia zeytinyağı markasını kurmuşlar. Sinem Bayram Vatansever ile bu özel keşif yolculuklarını, zeytinyağı çeşitlerini ve gelecek planlarını konuştuk.

ree

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Bu alanda çalışmaya nasıl karar verdiniz ve bu işe yöneldiniz?

Sinem Bayram Vatansever. İletişim Tasarımı ve Yönetimi mezunuyum. Mezun olduktan sonra 3 yıl farklı markalara iletişim danışmanlığı veren bir ajansta çalıştım. Ardından da yoluma, hepimizin yolunun kesişmesini arzu ettiğim TEMA Vakfı çıktı. TEMA Vakfı’nda 5 yıl Sosyal Medya Koordinatörlüğü ardından kısa süreliğine Dijital İletişim Koordinatörlüğü ve 2 yıl İletişim Bölüm Başkan Yardımcılığı yaptım. Doğa adına tüm bildiklerimi, farkındalığımı TEMA Vakfı’ndaki 8 yıllık macerama ve bu macerada karşıma çıkan doğa aşığı insanlara borçluyum ve hepsine minnettarım. Bu nedenle sonrasında yapacağım işin kurumsal bir firmada çalışmak olmayacağı konusunda çok nettim.


Markayı; Sinem Bayram Vatansever, eşi Bülent Vatansever ve arkadaşları İclal Yıldız Demir kurmuşlar.
Markayı; Sinem Bayram Vatansever, eşi Bülent Vatansever ve arkadaşları İclal Yıldız Demir kurmuşlar.

Bu yola birlikte çıktığım eşim Bülent de Turizm mezunu. O da yıllarca Türkiye’de, 4 yıl da İngiltere’de çalıştıktan sonra pandeminin de etkisiyle Bursa’ya dönmüş. Kendine yeni bir yol çizmek istemiş ve e-ticaret alanında çalışmalar yürütüyormuş. O da kurumsal hayata elinden geldiğince dönmeyeceği bir yoldaydı karşılaştığımızda.


ree

Yolumuza başından beri gönüllü destek verdikten sonra aramıza katılan İclal Yıldız Demir ise benim 24 yıllık dostum, sıra arkadaşım, mahalle arkadaşım, yol arkadaşım. Bilgi Belge Yönetimi mezunu, IB kütüphane uzmanı ve tazecik bir anne. Anne olunca da doğal ürünler ve sağlıklı beslenme konusunda her anne gibi titizlendiği için bu konuya büyük ilgi ile yaklaştı ve hikâyemize katıldı.

ree

Bu alanda çalışmaya karar vermemiz, Bülent’le 10 yıl önce yarım kalan hikâyemizin bir anda mucizevi şekilde yeniden başlamasıyla oldu. Biz, ne olduğunu anlamadan 6 ay içinde evlenmiş ve Mudanya’ya taşınmış bulduk kendimizi. Sonra da yeni yaşamımızı keşfe çıktığımızda bir şeyi daha keşfettik, zeytin ağaçlarını... Önümüz, arkamız, sağımız ve solumuz zeytinlik. Zeytin ağacı ile de bir insanın duygusal bağ kurmaması çok zor özellikle de yıllarca zeytin ağaçlarını korumak için çalışan bir vakıfta savunuculuğunu yapan benim için. Bisiklet turları yaparken geçtiğimiz yollardaki zeytin ağaçları da iyice Mudanya’yla ve zeytinlerle bağ kurmamızı sağladı.

Bir gün dedik ki “O kadar zeytinliklerin içindeyiz, zeytinyağı işine mi girsek?” Ne yapsak, ne etsek, nasıl bu işin içine girsek derken “Burada bir sürü yerde satılıyor. Alalım, kendi markamızı kuralım” dedik. Tabii işin böyle işlemeyeceğini birkaç üretici ve satıcı ile konuştuktan sonra fark ettik ve bu işi tamamen sahiplenmeye karar verdik.


ree

Kısaca markanın kuruluş hikâyesini paylaşır mısınız? Adı nereden geliyor?

Aslında hayatımızın hikayesi aynı zamanda markamızın hikâyesi oldu. Bir yolculuk, bir keşfi tanıma ve yeniden keşfetme hikâyesi. Zeytini, zeytin ağaçlarını hepimiz tanırız ama çok yakından bakınca, detayına inince yüzyıllar önce zaten keşfedildiğini öğrenirsiniz ve eğer ilginiz varsa yeniden keşfedersiniz. Ruhumuza bu kadar iyi gelen bu keşfi yeniden keşfetmek için biz de yollara çıktık, insanlarla tanıştık, dinledik, okuduk, araştırdık, eğitimler aldık. Yüzyılların birikimi olan zeytinin peşinden gitmeyi ve her gün yeni bir şeyler öğrenmeyi çok sevdik. Hikâyenin bize daha neler getireceğini bilmiyoruz. Sanırım en heyecanlı kısmı da burası. Markamızın ismini seçerken zeytinle doğayla bağlantısı olsun istedik. Mitolojide, ormanların ve kaynakların koruyucusu anlamına gelen bir tanrıça ismi seçmiştik ki başka bir markanın bu ismin patentini satın aldığını ve 15 yılı aşkın süredir de bu isimle hiçbir şey yapmadan elinde tuttuğunu öğrendik. Tabii ki yol bu, her an her şey olabilir. Biz de dedik ki birkaç harf değiştirelim, değiştirip Felovia’da karar kıldık. Çünkü hiçbir dilde hiçbir anlama gelmiyor. Ona biz anlam verelim istedik ve şöyle bir anlam verdik. Felovia bir yolculuk, bir keşfi tanıma ve yeniden keşfetme hikayesi. Yeni yolların heyecanı, öğrenmenin keyfi, damağın yeni tadı… Bu toprakların bize verdiği hayatımızla birlikte hayalimizin de yol arkadaşı; zeytin ağaçları...


ree

Ürün gamınızda neler var?

Hikâyemiz gibi her an yeni bir şeyler peşine düşüp yeni keşfedilecek ürünler sunabiliriz ancak şu an 2 farklı çeşit zeytinden üretilen yağımız var. Biri yaşadığımız bölgenin zeytin çeşidi olan Tirilye biri de aslında zeytinyağı deyince aklımıza gelen Ayvalık. Ancak herkesin damak tadı farklı o nedenle ilerleyen zamanlarda da farklı zeytin çeşitlerinden üretilen zeytinyağlarını sunmayı planlıyoruz.


ree


Zeytinyağının özelliklerinden bahseder misiniz? Bu zeytinyağını diğerlerinden ayıran faktörler nelerdir?

Ülkemiz zeytinyağı üretimine en elverişli konumda olan ülkelerden biri. Bu nedenle her bölgemizde natürel sızma yani birinci kalite üretilen zeytinyağları bizim için kıymetli. Doğru toplama, sıkma, saklama koşullarını sağladığı sürece farklı aromalarda ve sağlıklı zeytinyağına sahip olmak mümkün. Biz de bu nedenle zeytin üreticileri, zeytinyağı fabrikaları ile iş birlikleri kuruyoruz. Süreçleri takip ederek elde edilen zeytinyağının, aldığımız eğitimler sayesinde duyusal analizlerini yapıyor ve laboratuvarlarda testlerini yaptırarak besin değerlerinden ve kalitesinden emin oluyoruz.


ree

Web sitesi dışında ürünlere nasıl ulaşılabilir?

Biz dijital nesil olarak ağırlıklı satışlarımızı web sitemizden yapıyoruz. Bunun dışında zeytinyağının sağlık ve gastronomi açısından değerini bilen restoran ve yöresel lezzetlerin bulunduğu satış noktaları üzerinde de çalışıyoruz.


Projeleriniz neler?

Projelerden ziyade zeytinin ve hayallerimizin peşinde bir ekibiz. Hayallerimizden biri de zeytinyağının İtalya’da olduğu gibi kıymetinin, gastromiye ve turizme katkısının anlaşılması. Bu nedenle zeytinyağlarımızı aromalarına göre farklı lezzetlerle eşleştirerek buluşturacağımız bir restoran açmayı planlıyoruz. Biz bu keşfi çok sevdik ve zeytinin dünyasını keşfetmeye ömür yeter mi bilemeyiz ama biz okumaya, araştırmaya, keşfetmeye devam edip daha fazla insanı bu keşfe ortak etmek istiyoruz. Bu mucizevi gıdayı, bu bilge ağacı herkes tanısın, bilsin ve korusun istiyoruz. Bir diğer hayalimiz ise, zeytinin rotasını çıkarmak ve her bir rotada keşfettiklerimizle markamıza da yön vermek. Bunun yanı sıra ülkemizde çok sayıda üretici var ve zeytin tarımının ne kadar yoğun emek ve çaba istediğinin farkındayız. Üreticiler, ürünlerine odaklanırken zeytinyağını anlatmakta ve markalaşma konusunda özellikle İtalyan markalara göre çok zayıf kalıyorlar. Biz de zeytinin dünyasını keşfederek hem üreticiyi hem de tüketiciyi bizimle bu keşfe ortak etmeyi ve ülkemizin zeytinyağlarını dünyaya duyurmayı hayal ediyoruz.


Bodrum Dergi Web Sitesi © Yabancı Ses Prodüksiyon tarafından hazırlanmıştır.

bottom of page