top of page
Türkiye nüfusunun yüzde 20’sinin yaşadığı megakent İstanbul’un demografik yapısı değişiyor. Kiraların gittikçe yükselmesi, şehirde yaşamayı her geçen gün zorlaştırırken, 6 Şubat’ta deprem korkusuyla yeniden yüzleşen İstanbullular çareyi başka illere göç etmekte buldu. İstanbulluların en çok taşınmak istediği şehirlerin başında Eskişehir yer alırken sıralamayı Samsun ve Sakarya takip etti.

ree


Şubat ayında gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından İstanbul’da tersine göç hareketi başladı. 1980’lerden bu yana yoğun göç alan ve Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 20’sine ev sahipliği yapan İstanbul, artık göç veren il olarak konumlanıyor. Yeni nesil anahtar teslim taşıma hizmeti sunan eTaşın’ın hazırladığı rapor ise depremlerin sonrasında İstanbul’daki göç hareketlerinin karnesini çıkarttı. Raporda deprem sonrası ilk 30 gün 2022’nin aynı dönemi ile karşılaştırıldı. Buna göre İç Anadolu, Trakya, Orta ve Doğu Karadeniz şehirlerine göç eden İstanbulluların en çok taşınmak istediği şehir Eskişehir olurken bunu Samsun ve Sakarya illeri takip ediyor.


eTaşın, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bine yakın müşterisinin taşınma taleplerini inceleyerek bir rapor hazırladı. Rapor kapsamında İstanbul çıkışlı taleplerin dört bölgede toplandığı gözlendi. Bu bölgelerin sırasıyla İç Anadolu, Karadeniz, Trakya ve Akdeniz olduğunu belirten eTaşın Kurucu Ortağı Kadir Nezih Elgün,  “6 Şubat itibarıyla yaşanan depremlerin ardından taşınma taleplerinde büyük değişiklikler gözlendi. Depremi takip eden hafta taşınma talepleri sert düşüşle 4’te 1 oranına inerken, sonrasında ise hızla artış yaşandı. Depremlerin ardından İstanbul çıkışlı taşınma taleplerini incelediğimiz rapora göre İstanbul’un artık göç alan değil, göç veren kent konumuna geçtiğini söyleyebiliriz. Bunun başlıca sebeplerinin arasında ise olası İstanbul depreminin yol açtığı korku ve kiraların yüksek fiyatlara ulaşması yer alıyor” dedi.


ree

İstanbul’u Terk Ediyorlar

11 ili etkisi altına alan Kahramanmaraş merkezli depremlerde büyük kayıplar verdiğimizi belirten Kadir Nezih Elgün şunları söyledi: “Ne yazık ki telafisi olmayan derin üzüntüler yaşadık, yaşıyoruz. Meydana gelen depremler sonrası birçok kişi, afet bölgesinden uzakta da olsa depremin tedirginliğini derinden hissetti ve depreme karşı alınabilecek çözümler tekrar gündeme geldi. Şehirleri deprem kuşağında yer alan İstanbullar çareyi göç etmekte buldu. Yaptığımız araştırmaya göre bugüne kadar ağırlıklı Karadeniz ve İç Anadolu Bölgelerinden göç alan İstanbul’da artık bu bölgelere tersine göç hareketinin başladığını söyleyebiliriz.


ree

Sakarya’ya Talep 8 Kat Arttı

Son dönemde İstanbul’daki konut fiyatlarının hızla artmasıyla Trakya’ya doğru yoğun bir göç hareketliliği başlamıştı. Depremle birlikte bu göç hızlandı ve sınırlarını genişletti. Edirne, Tekirdağ, Çanakkale, Sakarya, Eskişehir, Kayseri ve Samsun gibi şehirlere geçen yıla göre yoğun bir şekilde göç edildiğini görüyoruz. Bu şehirleri ön plana çıkaran etmenler ise deprem riskinin az, konut ve arsa fiyatlarının ise daha uygun düzeyde olması. Bu illere olan taşınma talebi, geçen yılın aynı dönemine göre ortalama 3 kat yükseldi. Hatta Sakarya, 8 kat fazla talep alarak Marmara Bölgesi’nin tümünde açık ara en çok taşınılmak istenen şehir oldu. Çanakkale 5, Edirne, Tekirdağ ve Bursa ise 2 kat daha fazla talep aldı.


İç Anadolu’da Kayseri ve Eskişehir

İç Anadolu Bölgesi’ne baktığımızda özellikle büyük şehirlerin geçen senenin aynı aylarına kıyasla ortalama 8 kat daha fazla taşınma talebi aldığını görüyoruz. Sanayileşmenin yüksek olduğu şehirlerden Kayseri, Eskişehir ve Ankara taşınmak istenilen şehirler arasında üst sıralara yerleşti. Bölgenin bir diğer büyük şehri Konya’ya olan talep ise kayda değer değişiklik sergilemedi. Eskişehir, geçen seneye oranla 18 kat fazla talep görürken, Kayseri’de 7, Ankara’da ise 4 kat artış söz konusu.


Karadeniz’e Yoğun İlgi Var

Bu dönemde özellikle Karadeniz Bölgesi’ne ilgi yoğunlaştı. En çok taşınılmak istenen şehir olan Samsun 16 kat taşınma talebi alırken, bu oran Ordu’da 6, Giresun’da 4, Trabzon’da ise 3 kat olarak kayıtlara geçti. İstanbul’dan yoğun bir şekilde taşınma talebi alan 4 bölge içinde ortalama 3 katlık büyüme ile en düşük bölge olan Akdeniz’e taşınma talepleri Antalya’ya 4, Mersin ise 2 kat arttı. Bunun yanı sıra İzmir, Kocaeli gibi şehirlere taleplerde de sert bir düşüş yaşanıyor.


ree

Deprem Riski Az İller Tercih Ediliyor

Trakya, İç Anadolu, Orta-Doğu Karadeniz ve Akdeniz olmak üzere, öne çıkan dört bölgeyi incelediğimizde, göç edilen şehirlerdeki ortak özelliklerin başında deprem riskinin az olması, konut ve arsa fiyatlarının İstanbul’a oranla düşük bir seyir izlemesi yer alıyor. Ortaya çıkan tabloda geçmişte Samsun-Trabzon hattından yoğun göç alan İstanbul için şu anki tersine göç akını sürpriz değil. Öte yandan İç Anadolu Bölgesi’nde sanayileşmenin yoğun olduğu Eskişehir ve Marmara Bölgesi’nde Sakarya da bu nitelikleriyle oldukça cazip.”

  • Yazarın fotoğrafı: Oğuz Ateş
    Oğuz Ateş
  • 15 Şub 2023
  • 2 dakikada okunur
Bodrum bölgesinde ev tasarımı yaparken yön belirlemenin önemi büyüktür. İklim koşulları, güneş ışığı ve doğal faktörler göz önünde bulundurularak evin yönü belirlenmelidir. Bunlara ek olarak; denize olan yakınlık, dağlık alanda olması, yamaçta oluşu, rakımı, iklim koşulları, temiz suya ulaşımı, kanalizasyon veya foseptik kullanılacak olması, evin iç mekân sıcaklığı, enerji tasarrufu ve doğal aydınlatma gibi faktörler de önemlidir. Rüzgâr, evin iç mekânının sıcaklığını ve konforunu etkileyebilir.

ree

Bodrum’da rüzgâr, genellikle yaz ve kış olarak güney ve güneybatı yönlerinden esmektedir. Güney yönüne bakan bir ev, güneş ışığını fazla alacağı için yaz aylarında iç mekân sıcaklığı artacaktır. Bu durum sizi yazın biraz bunaltsa da kışın evin ısınma maliyetlerini azaltacak ve enerji tasarrufu sağlayacaktır. Ayrıca, güneş ışığının doğrudan iç mekâna girmesi, doğal aydınlatma sağlayacaktır. Böylece evin iç mekânı daha canlı ve ferah olacaktır.


ree

Güney yönüne bakan bir evin en büyük dezavantajı; yaz aylarında güneş ışığının doğrudan iç mekâna girmesi ve iç mekanın aşırı ısınmasına neden olmasıdır. Bu nedenle, evin camlarına güneş ışığını engelleyen perdeler veya panjurlar yerleştirilmelidir.

Güney yönüne bakan bir ev, kış aylarında ise soğuk rüzgârların etkisini arttırabilir. Bu nedenle, evin yalıtımı iyi yapılmalıdır.

Evin ısıtma maliyetlerini azaltmak için güneş ışığının doğrudan iç mekâna girmesine izin vermek önemlidir. Kış aylarında evin sıcak olması için en önemli kural, ısı kaçırımının engellenmesidir. İzolasyon en güzel ısınma yollarındandır.


ree

Evin yön belirlenmesinde doğru bir tercih yapılması için, evin konumunun ve çevresindeki doğal faktörlerin dikkate alınması gerekir. Örneğin, evin yamaçlar veya tepelerde olduğu durumlarda rüzgâr etkisi daha fazla olabilir. Ayrıca, evin çevresindeki doğal faktörler, yerleşim alanının nerede olduğu, su kaynaklarının varlığı, güneş ışığının etkisi gibi etkenleri de içerebilir.

Bodrum’da yaz aylarında rüzgârın etkisi az olmasına rağmen kış aylarında daha fazla olabilir. Bu nedenle, evin tasarımında rüzgârın etkisini azaltmak için önlemler alınmalıdır. Evin yapısı rüzgârın etkisini azaltacak şekilde tasarlanabilir veya rüzgârın etkisini azaltacak yapı elemanları kullanılabilir. Örneğin, ön cephelerde rüzgârın etkisini azaltmak için özel bir yapı elemanı olarak rüzgar siperleri kullanılabilir.


ree

Ayrıca, evin tasarımında doğal havalandırma sistemleri de kullanılabilir. Evin ön ve arka cephelerinde havalandırma delikleri açılabilir. Bu delikler, rüzgârın etkisini azaltacak şekilde tasarlanmalıdır. Bu sayede evin iç mekânının havalandırılması sağlanır ve rüzgârın etkisi azaltılır. Rüzgar, evin iç mekânının sıcaklığını ve konforunu etkileyebilir.


Bir diğer önemli konu ise yaşam kaynağımız olan sudur. Bodrum’un her bölgesinde ne yazık ki temiz suya ulaşabilmek mümkün değil. Şebeke suyuna ulaşabilirlik veya varsa kuyu seçeneğini göz önünde bulundurmak zorundayız.

Atık su için ise kanalizasyon mu yoksa foseptik mi kullanılacağı konusu, ev tasarımının en başında araştırılıp belirlenmelidir.


ree

Sonuç olarak, Bodrum’da ev tasarımı yaparken kişi öncelikle kendi yaşam standartları ve isteklerini göz önünde bulundurmalıdır. Evin hem yaz hem kış için oturuma hazır olması bile birçok yeniliğe ve detaya sahip olmasına sebep olacaktır.

En önemlisi ev sahibinin istekleri ve genel özellikleridir. Bunların çok iyi belirlenmesi gerekmektedir. Her insanın sıcağa ve soğuğa tahammülleri farklıdır. Bazıları evlerini denize yakın ister bazıları yamaçlarda, tepelerde, bazıları merkezde.

İyi bir tasarımın en önemli kuralı; ne istediğimizi ve ne istemediğimizi bilmektir.


  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 8 Şub 2023
  • 1 dakikada okunur
İç Mimar Merve Aycan tarafından tasarlanan evler, Katar’dan Kazakistan’a, Suudi Arabistan’dan Amerika’ya dünyanın pek çok ülkesinde büyük ilgi görüyor. Şehirlere göre tasarım tercihlerinde farklar olduğunu belirten İç Mimar Merve Aycan “Türkiye’de müşterilerimiz, Anadolu’da ev yaptığımızda daha klasik ya da art deco ağırlıklı tasarımlar tercih ediyor. Biraz daha Ege ve Batı kısma geldikçe modern ve İtalyan tasarıma geçiş yapılıyor. Yazlık mekânlarda daha bohem tasarımlar istense de bizler biraz modern ve bohem tasarımları karıştırmayı seçiyoruz” diyor.

ree

Katar’dan İsveç’e

Dünyanın her yerine tasarım ihraç ettiklerini belirten İç Mimar Merve Aycan şunları söyledi: “İstanbul ve Bodrum’da kendi şubelerimiz yaz-kış hizmet veriyor. Bunların dışında; Bakü, Doha, Dubai, Stockholm’de partner firmalarımız var. O markaların tüm projelerini biz üretiyoruz. Projelerimiz Katar, Sudan, Dubai, Kuzey Irak, Azerbaycan, Kazakistan, Nijerya, Moskova, Romanya, Rusya, İsviçre, İsveç, ABD, Fransa, Almanya ağırlıklı.


ree

Her evin farklı bir karakteri var

Projelerde kullanacağımız ürünleri marka olmasından ziyade tasarlayacağımız evin karakteri doğrultusunda üretiyoruz ya da dünyaca ünlü markalardan temin ediyoruz. Ev aksesuarlarının bir kısmı fabrikamızda yapılıyor. Büyük bir çoğunluğunu ise Fransa, İtalya, Hollanda ve Belçika’dan getirtiyoruz. Ev tekstili ve duvar kağıdı da bünyemizde bulunuyor. Tasarıma uygun tüm seçimleri mağazalarımızda müşterilerimiz ile beraber yapıyoruz.

Her bölgede farklı

Şehirlere göre tasarım tercihlerinde farklar oluyor. Türkiye’de müşterilerimiz, Anadolu’da ev yaptığımızda daha klasik ya da art deco ağırlıklı tasarımlar tercih ediyor. Biraz daha Ege ve Batı kısma geldikçe modern ve İtalyan tasarıma geçiş yapılıyor. Yazlık mekânlarda daha bohem tasarımlar istense de bizler biraz modern ve bohem tasarımları karıştırmayı seçiyoruz.”




Bodrum Dergi Web Sitesi © Yabancı Ses Prodüksiyon tarafından hazırlanmıştır.

bottom of page