top of page
  • Yazarın fotoğrafı: Seda Küçük
    Seda Küçük
  • 28 Ağu 2022
  • 1 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 17 Eyl 2022

Tekstil dünyasının hızlı gelişimi içinde yeni tasarımcılarla tanışıyor ve onların hikâyelerine ortak oluyoruz. GH Home and Marine de yeni kurulmuş tekstil markalarından biri.

ree

Heyecanlı ama uzun bir yolun başında olmanın biliciyle hareket eden marka, ekibini kurarken de aynı profesyonel bakış açısıyla yola devam ediyor. Birbirinin ‘emeğini’ alkışlayabilen ve ‘hatasını’ ürün satışa çıkmadan en hızlı şekilde çözebilen bir ekip ruhuyla hareket eden marka, bu çalışma anlayışıyla kısa zamanda çok güzel işlere de imza attı. Birçok yerde görüp hayran kaldığınız köşeler, GH Home and Marine dokunuşuyla renkleniyor. GH Home and Marine, dayanıklı ve deforme olmayan Duck ketenden özel desenleriyle ürettiği kırlent kılıfı, Amerikan servis ve runner ürünlerinden oluşan “G.H Collection” ile fark yaratmayı başardı.


ree

Özgün ve Yaratıcı Desenlere Sahip

Gh Home and Marine, kırlent kılıflarını kumaş seçimi ve dikiş detaylarıyla şık bir dekorasyon öğesi olarak kullanımınıza sunuyor. Her bir desen Gh Home and Marine tarafından özenle tasarlanıyor. Kolay temizlenebilme özelliği ile salonunuzda, mutfağınızda, teknenizde, balkonunuzda, dilediğiniz köşede güvenle kullanabileceğiniz şık ve kaliteli ürünler sunuyor. Rahat kullanımı ve zarif görüntüsü ile yaşam alanınızda konfor ve şıklığı aynı anda yaşamanızı sağlayan Gh Home and Marine farklı renk ve seçenekleriyle sizleri bekliyor.


ree

  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 30 May 2022
  • 3 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 7 Eyl 2022

Designist çatısı altında, ulusal ve uluslararası ölçekte iç mimari projelere imza atan İç Mimar Aslı Arıkan Dayıoğlu, 2022 yılında otel iç mekânlarında karşımıza çıkacak dekorasyon trendlerini BODRUMDergi’ye anlattı. “2022’de; doğal renkler, dokular ve malzemeler ile tasarlanmış, ev sıcaklığındaki otel yapıları ön planda olacak”


ree

Doğal malzemelerin kullanıldığı, tüm duyulara hitap eden ve ev sıcaklığında tasarlanmış otel yapılarının ön plana çıkacağını belirten Dayıoğlu şunları söyledi: “Son iki yıldır yaşadığımız Covid-19 salgınıyla beraber hayatımız ve önceliklerimiz boyut değiştirdi. Evlerimize dönmemizle beraber, gittiğimiz ve konakladığımız mekânlarda da ev sıcaklığı aramaya başladık. Tek düze ve fabrikasyon şekilde tasarlanmış mekânlardan ziyade, sanatla ve eski güzel günleri hatırlatan vintage mobilyalarla zenginleştirilmiş farklı mekân arayışlarına girildi. Bu nedenle daha kişiye dönük ve sıcak mekânlar pandemide ön plana çıkmaya başladı. Dolayısıyla oteller daha kişisel ve ev konforundaki mekânlara dönüşmeye başladı. Mekânlarda duygu ve hisleri tetikleyici oyunlar yaratmak kişi üzerinde kalıcı bir izlenim oluşturmak için en güçlü araçlardan biridir ve bunu nasıl başaracağınızı anladığınızda sihir ortaya çıkıyor.


ree

Tek Tip Otel Konsepti İlgi Çekmiyor

2019 yılından itibaren değişen ihtiyaçlar ve istekler, ikincil ev, sağlıklı ve biyofilik iç mekanlar, sirkadyan aydınlatma teknikleri, iç dış mekân hibridleri trendlerini beraberinde getirdi. Bir örnek otel odaları ve toplu üretim mobilyalar artık ilgi görmüyor. Her otelde görülen standart otel ürünleri yerine, o otele özel tasarımlar veya değerli toplama mobilyalar görmeye başladık. Buna ek olarak otellerde daha önce görmediğimiz Marshall amfi veya her otel odasının vazgeçilmezi olan soğuk, ışıklı mini barların yerini bazı otellerde Smeg ürünler almaya başladı.


ree

Konfor Katsayısının Artması Gerek

Sosyal mesafe ile evlere dönülünce, insanlar hem gezip hem çalışmaya başladılar. Dolayısıyla otel odasını hem evi hem ofisi gibi kullanan gezginler ortaya çıktı. Eskiden çoğunlukla dışarda vakit geçirildikten sonra gece dönülen odalar, şu anda gündüz de hem ofis, hem spor salonu, hem de mutfak olarak kullanılmakta. Bu da odaların konfor katsayısının artması gerekliliğini ortaya çıkarttı. Yatakta ya da masada çalışılabilen alanlar, mini mutfaklar, odada spor yapılmasına imkân veren ekipmanlar ve teknoloji üzerine eğilindi. Bunlar dışında en önemli faktör artık konaklama tasarımlarının da nihayet çevreye daha duyarlı hâle gelmesi. Özellikle genç nesiller ve yeni jenerasyon otel müşterilerinin sürdürülebilirliğe giderek daha fazla değer veriyor ve kaldıkları otellerde bu özellikleri arıyor.


ree

Artık projelerde; malzeme seçimlerinin ve alt yapının minimumda veya sıfır noktasında karbon ayak izine göre organize olması bekleniyor. Bu durum dünyamız adına çok önemli ve gerekli bir adım. Lobi alanlarında ise sosyal mesafeyi sağlamak için daha az mobilya tercih edilmeye başlandı. Covid-19 ile İskandinav tarzın baskın hâle gelmesiyle nötr, sade ve kolay temizlenebilir malzemeler görmeye başladık. Halı kullanımı azaldı, daha küçük ve yıkanabilir kilimler ön plana çıktı. Yine lobi alanlarında da evimizin sıcaklığını verecek mobilyalar ve aksesuarlar görmeye başladık. Doğal aydınlatma ve yeterli, loş aydınlatmalar değer kazandı.


ree

Restoranlarda kolay temizlenir, kendi kendini temizleyen, anti bakteriyel malzemeler tercih edilmesi gerekiyor. Son bir sene içerisinde çeşitli ar-ge çalışmaları yürüten firmalar tarafından mikrop barındırmayan cam ve seramik malzemeler üretilmeye başlandı. Özellikle sirkülasyonun çok yoğun olduğu turizm sektöründe, insanın yüzeylerle ve objelerle çok haşır neşir olduğu iç mekânlarda bu tip malzemeleri görmeye başlayacağız. Örneğin Şişecam, yüzeylerdeki virüs ve bakterileri etkisiz hâle getiren bir kaplama üretti. Tekstil endüstrisinde de mikro bakteriyel kumaş üretimine yönelik ar-ge çalışmaları yürütülüyor.

Sensörlü Sistemler

Bütün bu yeni malzeme arayışının yanında az çok aşina olduğumuz sensörlü dünyaya daha çok girmeye başladık. Başlıca genel mekânlardaki asansör ve tüm kapılarda sensörlü hatta sesle açılan sistemleri daha çok göreceğiz. Banyolarda; lavabo bataryalarının yanı sıra, duşlarda da su tüketimini minimuma indiren daha bilinçli sensörlü sistemlere doğru ilerlemekteyiz.


ree

SPA’lar Önem Kazandı

SPA alanları, salgın öncesinde otel tasarımlarında az kişi tarafından kullanıldığı için geri plana atılmaktaydı fakat artık insanlar sağlıklarına ve kondisyonlarına daha çok dikkat etmeye başlamasıyla beraber SPA alanları yeniden önem kazandı. Otelin dışından da ziyaretçiye hitap eden, ziyaretçiyi burada daha fazla vakit geçirmek için motive eden SPA tasarımlarını görmeye başladık.


ree

Ahşap ve Doğal Malzeme

İnsanın 24 saatlik mod değişimlerini dikkate alan, ışık şiddetinin azalıp çoğaldığı sirkadyan aydınlatma sistemi, toksik olmayan doğal ve geri dönüştürülmüş malzemeler, biyofilik konseptler ön plana çıkmakta. Bununla beraber ahşap ve doğal malzemelerden oluşan fitness ekipmanları göreceğiz.


Pandemi ile birlikte evde spor çağına geçildi. Çoğu insan artık başkalarıyla temas hâlinde spor yapmak istemiyor. Buna çözüm olarak, hem mevcut otelin stüdyosu ile entegre çalışan hem de kendi sisteminde daha önceden kayıt edilmiş derslerden oluşan sistemler geliştirildi.”


İç Mimar Aslı Arıkan Dayıoğlu
İç Mimar Aslı Arıkan Dayıoğlu

Aslı Arıkan Dayıoğlu, dünyanın en iyi tasarım okullarının başında gelen, Rhode Island School of Design Üniversitesi’nde, İç Mimarlık Bölümü’nü birincilikle tamamladıktan sonra, 2000 yılında Türkiye’ye döndü. 2007 yılında Designist adı altında proje ve tasarım firmasını kurdu. Profesyonel ekibi ile birlikte yurt içi ve yurt dışında birçok otel, restoran, ofis ve konut iç mimari projelerine başarılı imzalar atmaya devam ediyor.


  • Yazarın fotoğrafı: Oğuz Ateş
    Oğuz Ateş
  • 30 May 2022
  • 8 dakikada okunur

Dünyanın çok sayıda ülkesinde insanlara yüzlerce mutfak tasarladım, projelendirdim. Bu sayıda mutfak tasarımları alanındaki deneyimlerimi sizlerle paylaşacağım.


ree

İnsanların yaşamlarını sürdürebilmek için beslenme, barınma gibi zorunlu ihtiyaçları bulunmaktadır. Bu ihtiyaçlara yönelik olarak ortaya çıkan mekânlarda işlevlerine göre çeşitli bölümlere ayrılmıştır. Bu işlevlerin gerçekleştiği mekânlardan biri de mutfaktır. Mutfak, konutlarda en önemli yaşam alanlarından biridir. Mutfak, yemeklerin hazırlandığı ve yenildiği, kimi zaman misafirlerin ağırlandığı, aile bireylerinin sohbet ettiği, keyifli zaman geçirdikleri bir iç mekândır. Mutfak, asıl fonksiyonu olan yemek yapmak ve yapılan yemekleri yemenin dışında farklı kullanım amaçlarına sahip olan bir mekândır. Burada mutfağı kullanan bireylerin yaşam tarzı, özellikleri, ailenin büyüklüğü, yemek tüketim alışkanlıkları, konutun ve mutfağın özellikleri vb. unsurlar etkili olabilmektedir. Mutfağın asıl işlevinin dışında kullanılabilmesi için mekânın boyutlarıda önemlidir.


ree

Konutun büyüklüğüne göre mutfağa ayrılan alan farklı olabilir. Küçük konutlarda genellikle dar bir alan, büyük konutlarda da kimi zaman küçük kimi zamanda büyük bir alan mutfak için ayrılmaktadır. Konutta mutfağa ayrılan küçük alan, mutfaktaki işlevlerin rahat bir şekilde yerine getirilmesine engel olabilir. Aynı şekilde mutfak için ayrılan büyük bir alanda etkili bir şekilde kullanılamıyorsa, mutfaktaki işlevlerin rahat bir şekilde yerine getirilmesine engel olur, mutfak kullanışsız olabilir. Mutfak için ayrılan alanın, fonksiyonel bir şekilde tasarımının mutfak büyüklüğünden daha önemli olduğunu söyleyebiliriz. Küçük bir mutfak doğru bir tasarım ile kullanışlı ve rahat bir hâle getirilebilir. Büyük bir mutfakta yanlış alan kullanımı, yanlış tasarım ile rahatsız ve kullanışsız bir mutfak hâline gelip zaman kaybına, fiziksel sorunlara ve verim düşüklüklerine sebep olabilir.


ree

Mutfak, insanların barındıkları özel ve güvenilir bir yapı olan evlerde birçok amacı kapsayan, özel bir mekândır. Yiyeceklerin hazırlandığı, pişirildiği, saklanıp korunduğu ve tercihe bağlı olarak hazırlanan yiyeceklerin servis edildiği bir konut bölümüdür.


Arapça’da yemek pişirilen yer anlamına gelen ‘matbah’ terimi, mutfak için kullanılır. Bu terim, Türkler tarafından ‘mutfak’ olarak adlandırılmıştır. Halk ağzında ‘mutbak’ şeklinde de kullanılmaktadır ancak Türkler Anadolu’ya gelmeden önce mutfak için ‘aşlık, aşevi, aşdamı, aşocağı’ gibi terimler de kullanmışlardır. Muftak, mimari olarak evin bir parçası olması dışında kültürlerin gösterildiği, gerek beslenme ihtiyacının giderildiği gerekse sosyal yaşamın sağlandığı en önemli yerdir. Evin tasarımı ve düzenlenmesine bağlı olarak kültüre göre değişkenlik gösterir. İnsanların beslenme alışkanlıklarıyla mutfak düzenlemeleri gündelik yaşama göre şekillenir.

Mutfakların tasarlanmasının fonksiyonel gereksinimlere ve ortak ihtiyaçlara dayandığını söyleyebiliriz. Bu ihtiyaçları analiz etmeden önce, modern mutfağın önceliklerini görmek için tarihine bakmakta yarar var.


ree

Mutfağın tarihçesi, ateşin tarihçesiyle birlikte düşünülebilir. Isınmayı, aydınlanmayı sağlayan ateş, aynı zamanda pişirmeyi de sağlar. İnsanlar geliştikçe besinleri de pişirmeye başlamışlardır. Bu da mutfak fikrinin oluşmasını sağlamıştır. Yemeği hazırlama ve pişirmek için bir alan ihtiyacı ortaya çıkmıştır.


Yapılan bir araştırmada mutfak kültürünün sadece besin ihtiyacını karşılamak değil, üretmek, belli araçlarla pişirmek ve bir yaşam biçimine dönüşmedikçe mutfaktan bahsetmenin doğru olmayacağı vurgulanmaktadır.


18. yüzyılda mutfakların penceresiz, kapalı alanlar olduğu ayrıca havalandırma ve hijyen sorunlarının bulunduğu da belirtilmektedir. 19. yüzyılda gelişen teknoloji ile elektrikli düzene geçilmiş olup yemek pişirme biçimleri değişmiştir. Mutfaktaki asıl gelişmenin ise buzdolabı ile oluğunu söyleyebiliriz. 20. yüzyılın ilk yarısından I. Dünya Savaşı’na kadar, mutfak tasarımı çok az ilerlemiştir. Daha sonra, yeni araçlar ve ekipmanlar icat edilmiş ve eski dökme demir ocakları gaz veya elektrikli ocaklarla değiştirilmiştir. 1930’larda, iyi yalıtılmış katı yakıt ocakları geliştirilmiş ve genellikle şebeke gazının mevcut olmadığı yerlerde kabul edilmiştir.


Mutfak düzenindeki büyük değişiklik, merkezi olarak yerleştirilmiş bağımsız masaların aksine, mutfak duvarlarını kaplayan sürekli yerleşik tezgâhın konulmasıyla olmuştur. Bu fenomenin öncüsü 19. yüzyılın kileridir. Ayrıca bel, omurga tezgâhlı, alt tarafı dolaplı, gömme lavabo ve duvarlara asılı kayar kapağa sahip dolaplardır.


1923’te Bauhaus, ‘Das Haus am Horn’ adında bir aile evi sergiledi. Burada L-şekilli mutfak, lavabo ve büfe ile birlikte duvar boyunca yerleştirilmiş bir depolama merkezi yer almaktadır. Büfe iki parçaya ayrılmış olup bir taban dolabı ve duvar dolapları mevcuttur. Tezgâh köşede devam etmiş, diğer tarafta başka bir çalışma tezgâhı olan gazlı pişiriciye yer verilmiştir.


1927 yılında, Hollandalı Mimar J.J.P Oud; Stuttgart’taki Weissenhof Siedlung Toplu Konut Sitesi’ndeki evler için düşük maliyetli mutfaklar tasarladı. Bu mutfaklarda geniş bir pencere, bir hazırlık alanı, bir lavabo, dışarıya açılan bir yiyecek dolabı ve bahçeden boşaltılabilecek bir çöplük ile tezgâhın L şeklinde olduğu bir çalışma alanı mevcuttur. Ocak, yemek odasıyla doğrudan iletişim kuran bir kapının yanına yerleştirilmiştir.


1920’lerin sonlarında, 1930’ların başında, mobilya üreticileri, mutfak dolapları için hazır bir pazar buldu. Mutfaklar, aşçıların ihtiyaç duyduğu un kutuları, yumurta rafları ve masalarla tamamlanacak şekilde tasarlanmaya başladı. Buzdolapları yaygın olmadığı için havalandırmalı bölümlere de yer verilmişti.


Mühendisler, kimyagerler, mimarlar, beslenme uzmanları ve profesyonel aşçılar mutfağın tüm yönlerini incelenmiş. Çalışma süreci bilimsel olarak araştırılmış ve modern aerodinamik mutfak için yol açılmıştır. Verimli emek tasarrufu sağlayan cihazların ve ergonomik olarak tasarlanmış mutfakların piyasaya sürülmesiyle dayanıklı, kolay temizlenebilen yüzeylerle ve iyi yapılmış dolaplarla mutfak geliştirilmiştir. Bugün mutfak, en çok değişime uğrayan ve en çok para harcanan mekândır.


20. yüzyılda hayat şartlarının değişmesi ve gelişen teknoloji ile olanaklar da arttı. Daha hızlı ve kolay yemek yapılabilen bir alan, aile üyelerini kısıtlı zamanda bir araya getiren bir mekân hâline dönüştürüldü. Ayrıca bu yüzyıldaki mutfaklar, özellikle 1990’lı yılların mutfağı, daha çok country tarzındadır. Country stili, kır evlerine benzer. Nostaljik görünümünün dışında işlevselliğe de sahiptir. Depolama kapasitesi yüksek dolaplar, dayanıklı zemin malzemeleri ve ahşap masaların olduğu mutfaklardır. Geçmişi çağrıştırmasına rağmen günümüz modern araç gereçleriyle donatılmıştır. Dolap kapaklarında masif ahşap veya eskitilmiş boya ile kaplı yüzeylerin oluştuğu, mutfağın genelinde pastel renkler, tabaklıklı raflar, kayınağaç, akçaağaç tezgâh, country mutfağının atmosferini oluşturur. Country stili mutfaklarda ahşap baş öğedir. Genellikle de beyaz ahşap tercih edilir. Rahatlık ise diğer önemli bir özelliğidir. Bu nedenle dikdörtgen biçimli büyük masalar ve rahat sandalyeler tercih edilir. Ayrıca meşe dolapların, nane yeşili, mavi, gri gibi tonlarda renkli ahşabın da kullanıldığı bu mutfak tarzı, 20. yüzyılda olduğu gibi günümüzde de tercih edilmektedir.


21. yüzyıla geldiğimizde yaşam tarzının ve tüketim kültürünün yansıtıldığı mutfaklar ön plana çıktı. Mutfak, kullanıcıların kişiliğini, zevklerini, alışkanlıklarını vb. yansıtacak şekilde tasarlanmıştır. Mutfak tasarımcıları ve üreticilerin kullanıcılara farklı mutfak tarzları sunabilmek için çaba sarfettiklerini ifade etmiştir. Mutfak tasarımcıları ve üreticileri, ahşap granit, doğal taş, paslanmaz çelik gibi farklı ve çeşitli malzemeleri kullanarak high-tech, minimalistik, geleneksel gibi tarzlarda mutfaklar tasarlamışlardır.


Geleneksel ve günümüz mutfak iç mimarisi incelendiğinde mutfak araç ve gereçlerinin yerleştirilmesi, düzenlenmesi, masaların, oturma alanlarının geliştirilmesiyle çalışma düzeneklerinin modernleştirilmesi yıllar geçtikçe artmıştır. Geleneksel mutfak stili, klasik mutfak olarak da adlandırılır. Göze çarpmayan mobilyalar, basit geometrik şekilli, sade ve doğal renkli ahşap mutfaktır. Modası geçmeyen, sade çizgiler taşır fakat gösterişlidir. Her çağa uygun olabilir. Krem, kahverengi veya beyaz mutfakta, zarif çizgilere sahip dolaplar, doğal taş, mermer tezgâh tercih edilir.


Modern mutfak, ileri teknoloji ile tasarlanmış ürünlerin kullanıldığı, düzeni seven insanların tercih edebileceği mutfak stillerinden biridir. Fazla sayıda dolap vardır ve dış yüzeyler sade ve boştur. Parçaların yerleşimi de yekpare olmalıdır. Fonksiyonel raf sistemleri, kolonlar krom askı çubuklarla da görünüm zenginleştirilir. Modern mutfakta cam kullanımı da oldukça yaygındır. Cam, dolap kapaklarında, raflarda kullanılır. Mat veya parlak lake, paslanmaz çelik yüzeyler, quartz, granit veya doğal taş tezgâh, zemin taş, beton, mat ya da parlak armatürler kullanılır.


ree

Mutfakta kullanışlı bir düzen elde etmek için çeşitli çalışma sıralarının gidiş-geliş, geriye dönüşü yani zaman ve kuvvet harcanmasını en aza indirgeyecek şekilde planlama yapılmalıdır. Çalışma üçgeni içinde yer alan eylemler, pişirme, hazırlama ve saklamadır. Bu alan yaklaşık yedi metreyi geçmemelidir. Eviye, ocak ve buzdolabı arasında olan bu mesafe önemlidir. Mutfakta bu sıralama, sağ elini kullananlar ve sol elini kullananlar için sağa ve sola olarak sıralanmalıdır. Çalışma yüzeyleri, ocak, lavabo, gıda deposu, mutfak depolama ve servis masası arasında yürümeyi en aza indirecek şekilde konumlanmalı, mutfak tasarımı yapılırken bu üçgen göz önüne alınmalıdır. Mutfakta rahatlıkla bu üçgende erişim sağlanmalı ve aynı zamanda çalışma alanı da bırakılmalıdır. Sıklıkla kullanılan mutfak plan tipleri altı grupta toplanabilir. Bu mutfak tipleri kısaca şu şekilde:


ree

Tek Duvar Tipi Mutfaklar

Mutfaktaki tüm aktivite alanlarının tek bir duvar boyunca sıralandığı mutfak tipidir. Diğer bir ifadeyle pişirme alanının her iki tarafında sayaç alanı bulunan tek duvarlı düz bir mutfak düzenidir. Dar ve uzun mekânlar için idealdir. Aktivite üçgeni konseptini uygulamak mümkün değildir. Bir aktivite alanından diğerine doğrusal bir hareket söz konusudur. Özellikle bu tür mutfaklarda açık raf sistemleri hem işlevsel hem estetik bir çözüm sunmaktadır. Aynı zamanda küçük mutfak alanları için de ideal olan bu tasarıma kolay erişim için dolap muhafazası ve cihazların pişirme aletlerinin uygun şekilde yerleştirilmesi de dahildir. Mutfak alanı, bir stüdyo daire gibi küçük açık bir alanda görsel dağınıklığı en aza indirmek için sürgülü kapıların arkasına bile gizlenebilir.


ree

Koridor Tipi Mutfak

Bu mutfak tipi, tüm aktivite alanlarının karşılıklı iki duvarda yer aldığı tiptir. Genellikle bir duvarın yemek yapmak için hazırlıkların yapıldığı, ocağın bulunduğu, diğer tarafta ise eviyenin bulunduğu tip mutfaklardır. Hareket alanı küçük ama düzenli bir mutfak tipidir. Uzun fakat yeterli geniş mekânlarda ideal çözüm sağlayabilir. Mevcut alanı faydalı bir şekilde kullanmak için genellikle koridor tipi mutfaklar tercih edilmektedir. Bu mutfaklar, tek duvar tipi mutfaklara göre daha fazla depolama alanına imkân verir. Verimli bir aktivite üçgeni rahatlıkla oluşturulabilir.


ree

L Tipi Mutfak

Tüm aktivite alanlarının birbirini kesen iki duvarda çözümlendiği bir mutfak tipidir. Açık alan ve stüdyo tarzı yaşamın artması ve resmi yemek odasının azalmasıyla açık kat planları ve L şeklinde mutfaklar çok popüler hâle gelmiştir. L şeklinde bir mutfak, sürekli bir çalışma platformu sağlar ve bu sayede kullanışlı bir çalışma alanı oluşturur. Hem büyük hem küçük alanlarda rahatlıkla kullanılabilir. Doğal olarak aktivite üçgeni L tipi mutfaklarda kendiliğinden oluşur. Bu tip mutfaklarda yemek yeme ve diğer aktiviteler iki ayrı bölüm olarak planlanırsa aileler için uygun bir çözüm sunabilir.

ree

U Tipi Mutfak

U şeklinde bir mutfak düzeni paralel bir mutfağa benzer ancak bir ucu kapalı ve diğeri açıktır. Tüm aktivite alanlarının mekânın üç duvarında çözümlendiği mutfak tipidir. Bu mutfak formatı depolama, pişirme, hazırlama ve hatta bir ucunda küçük bir yemek alanı için bolca yer sağlar. U şeklinde bir mutfak, gerekli gereçlerin çoğunu barındırabilir ve ayrıca duvar dolapları için geniş alan sağlar. U tipi mutfaklarda karanlık köşeler, olabilir ve bu problem oluşturabilir. Bu köşeler, gün ışığında bile yeterince aydınlık olmuyorsa yüzeylerde açık renkler tercih edilerek problem çözülebilir. Bu tip mutfağın köşe bölümlerine televizyon yerleştirilebilir. Ayrıca büyük U tipi mutfaklar, ortaya masa konulması için elverişlidir.


ree

Yarım Ada Tipi Mutfak

Bu mutfak tipi, tezgâhın bir bölümünün duvardan ayrılarak yarım ada biçiminde şekillenmesiyle oluşur. Yarım ada mutfaklar, özellikle oturma mekânıyla mutfağın ortak bir alan içersinde çözülmeye çalışıldığı durumlar için idealdir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken mutfak ile oturma mekânının birbirlerine geçişlerinin boyutsal olarak doğru planlanması ve birinin diğerinin varlığını yok etmeyecek şekilde olmasıdır. Yarım ada mutfak uygulamaları genellikle tezgâhtaki çalışma alanını arttırmak ve yemek yeme işlemini tezgâhın bu bölümünde çözümlemek amacıyla yapılır.


ree

Ada Tipi Mutfak

Tüm aktivite alanlarından bir ya da birkaçının mekânın ortasında çözümlendiği mutfak tipidir. Geniş alan için uygun olan ada tipi mutfaktaki en temel amaç, daha çok tezgâh alanı yaratmaktır. İki kişinin rahatlıkla çalışabileceği hareket alanlarının kolayca oluşturulabilmesi bu tip mutfakların en önemli faydasıdır. Bir mutfak adası yerleşimi, her taraftan erişime sahip ana mutfak alanına bağlı olmayan bir tezgâh içermektedir. Mutfak adası, mutfakta çalışma alanı ekleyen ve aynı zamanda yemek alanı olarak da kullanılabilen bir konsepttir.


Mutfaklarda ada temel olarak, yiyecek hazırlama ve yemek pişirme desteği için ek alan olarak kullanılmaktadır. Özellikle küçük ve çalışan ailelerde hızlı yemekler için bir masa olarak kullanımı da sözkonusudur.

Daha yenilikçi tasarımlar, sebzeleri ve meyveleri kesmek için bir lavabo veya atık atma ünitesini, mutfak eşyalarını, çatal bıçak takımlarını veya kesme aletlerini tutmak için çekmeceleri içerebilir. Her taraftan adaya erişim, mutfakta dolaşmayı kolaylaştırır ve aynı zamanda aile ya da misafirler ile etkileşim sağlar. Mutfak alanı çok küçük ise taşınabilir tipte ada kullanılabilir. Bağımsız ada üniteleri konutun taşınılması gereken durumlarda diğer konuta da götürülebilir, bu özellikle kiracılar için uygun bir çözümdür.


Ada Tipi Mutfak, tiplere göre sınıflandırılabilen mutfaklar dışında diğer mekanlarla ilişkisine göre de ele alınabilir. Örneğin açık mutfak, kapalı çalışma mutfağı gibi. Açık Mutfak | Amerikan Mutfak Günümüzde yaygın olarak kullanılır. Küçük evlerde büyük avantaj sağlar. Açık mutfak, ortak yaşam alanı olarak, en çok kullanılan salonla mutfağın arasında bir ayırma duvarı olmadan entegre edilerek ortaya çıkan bir mutfak şeklidir. Salon veya oturma odası ile bir arada kullanıldığında tezgâh ve masa aynı yerde olabileceği için büyük avantaj sağlar. Ancak koku en büyük problemdir. Bu nedenle havalandırma sisteminin iyi planlanması gerekir. Ayrıca yaşam şeklimizde yemek yapmak çok önemli bir yere sahip olduğu için kalabalık ailelerde açık mutfak sorun oluşturabilir.


Mutfak, konutların en önemli alanlarından biridir. Bu alan yemek pişirme, yemek yemenin yanısıra aile üyelerinin iletişim merkezi durumunda olan hatta arkadaş ve dostlarla keyifli sohbetlerin yapıldığı bir alandır. Bu alanın bireylerin istek ve beklentilerine uygun olması, onların mutfaklarından memnun olmaları dolayısıyla yaşamlarından da memnun olmalarını sağlayabilir.

Gerek mutfak tasarımı yapan tasarımcıların gerekse mutfak üretimi yapan firmaların bireyleri memnun edecek, onların beklenti ve ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde kararlar alması ve bunları uygulayabilmesi bireylerin özellikleri, davranışları, tercihleri hakkında bilgi sahibi olmasıyla mümkün olabilir. Fonksiyonel, rahat bir mutfak için mutfak kullanıcılarının görüşlerini almak, mutfağı onların özellikleri, ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda tasarlamak gerekir. Bu hem bireylerin mutlu olmasını, yaşam kalitesinin arttırılmasını hem de zaman ve ekonomik açıdan tasarruf sağlayacaktır. Dolayısıyla aile ve ülke ekonomisine katkı sağlayacaktır.


Bodrum Dergi Web Sitesi © Yabancı Ses Prodüksiyon tarafından hazırlanmıştır.

bottom of page