Bodrum’da Sıra Dışı Bir Lezzet Durağı: Dereköy Lokantası
- Seda Küçük
- 23 Haz
- 2 dakikada okunur
Bodrum’un kalabalıktan uzak, hâlâ doğallığını koruyan nadir köylerinden biri Dereköy. Taş evleri, yeşil tarlalarında otlayan inekleri, sabah çaylarını yudumlayan dayıların buluşma noktası köy kahvesi ve mütevazı ilkokuluyla zamanın yavaş aktığı bir yer burası. Bu pastoral atmosferin tam kalbinde ise sizi şaşırtacak kadar farklı ve özgün bir restoran karşılıyor: Dereköy Lokantası.

Bu yıl 6. yaşını kutlayan Dereköy Lokantası, açıldığı ilk günden bu yana çizgisini bozmadan, her sezon kendini yenileyerek yoluna devam ediyor. Bodrum’un gastronomi sahnesinde kendine has bir yer edinen bu lokanta, Michelin Rehberi’nin Türkiye’ye ilk adım attığı yıldan itibaren tavsiye listesinde yer alıyor. Bunu sadece tabaklarındaki lezzetle değil, mekânın ruhuyla da başarıyor. Dereköy Lokantası; sıcak, özgür, yaratıcı ve bir o kadar da cesur bir hikâye anlatıyor.

Yerel Tatlarla Global Tekniklerin Buluştuğu Tabaklar
Lokantanın mutfağında, şef Zişan Altıncaba’nın imzası var. Zişan Şef, çocukluğundan gelen tatları ve anıları, dünya mutfaklarına dair teknik bilgi ve deneyimiyle harmanlayarak her bir tabağa özgün bir karakter katıyor. Menü, Türk mutfağının köklerine sadık ama sınırları aşan bir anlayışla hazırlanıyor.

Örneğin; Pekmezli Ciğer, tanıdık bir lezzeti sofistike bir yorumla sunarken Izgara Kereviz, Uzakdoğu’nun tazeliğiyle Akdeniz’in sadeliğini birleştiriyor. Kuru Etli Soka, fermente tatlara meraklı damaklar için bir keşif alanı sunarken Dana İşkembe Gnocchi, cesur bir sentezin nefis bir örneği olarak öne çıkıyor. Kaz Tandır ise Anadolu’nun geleneksel lezzetini rafine bir sunumla günümüze taşıyor.
Her tabak hem görsel hem tat anlamında şaşırtıcı derecede dengeli.Lokantanın mutfağında “alışılmışa meydan okuma” fikri, lezzetle bütünleşmiş durumda.

Bağlardan Gelen İlham, Masalarda Hayat Buluyor
Bu yıl Dereköy Lokantası ekibine, restoran yöneticisi ve sommelier olarak Burcu Aykıran katıldı. Kendisi sadece deneyimli bir sommelier değil, aynı zamanda şarabın bir masaya nasıl anlam kattığını bilen nadir isimlerden biri. Burcu Aykıran liderliğinde hazırlanan şarap menüsü, özellikle yerli butik üreticilerin seçkin örneklerine odaklanıyor.
Burcu Aykıran ve ekibi, şarabı yalnızca bir içki değil, bir anlatı aracı olarak görüyor. Bu anlayışla, misafirlerine yalnızca yeni lezzetler sunmakla kalmıyor, aynı zamanda şarapların ardındaki üretici hikâyelerini, bağ öykülerini ve bölgesel zenginlikleri de paylaşıyorlar. Bu da yeme-içme deneyimini çok daha derin, çok daha özel bir hâle getiriyor.

Bütüncül Bir Deneyim
Dereköy Lokantası, rezervasyon sürecinden misafirin masaya oturtulmasına, ağırlanmasından uğurlanmasına kadar her detayı titizlikle ele alan bütüncül bir hizmet anlayışına sahip. Misafirleri kendilerini lüks bir restoranda değil, iyi tanıdıkları, özenle ağırlanacakları özel bir evde hissediyor.

Doğanın içinden, müziklerin arka planda hafifçe eşlik ettiği bir atmosferde, özenle tasarlanmış tabaklarla buluşmak, burada bir akşam yemeğinden çok daha fazlası. Dereköy Lokantası, Bodrum’un ruhunu içinde barındıran ama bu ruhu özgünlükle yeniden inşa eden bir mekân.
Eğer yolunuz Bodrum’a düşerse, rotanızı biraz içeriye, Dereköy’e çevirin. Sizi bekleyen sadece tabaklar değil, iyi düşünülmüş bir hikâye, sıcak bir atmosfer ve unutulmaz bir deneyim olacak.